YÖK ödüllendirme yöntemine geçiyor
YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan tasarı ve YÖK bünyesinde üzerinde durulan yeni sistemle ilgili ayrıntılar verdi: Çalışan ve üreten hocalar daha çok para kazanacak.
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Milli Eğitim Bakanlığının bir tasarı hazırladığını, kendilerinin de performansa bağlı ödüllendirme sistemi üzerinde çalıştıklarını, bunu TBMM’nin kabul etmesi halinde ayrıntılarını hazırlayıp üniversitelerde uygulamaya geçeceklerini söyledi.
Özcan, Çorum’da vatani görevini yapan oğlu Kaan Özcan’la birlikte geldiği Samsun’da çeşitli ziyaretlerde bulundu.
Özcan, program kapsamında kentin tarihi ve turistlik mekanlarını gezdi, Özel Canik Başarı Üniversitesi inşaatında incelemelerde bulundu. YÖK Başkanı’na, Prof. Dr. Ahmet Bulut ile YÖK üyesi Prof. Dr. Sait Bilgiç de eşlik etti.
Yeni kurulan üniversitelerden artık farklılıklar beklediklerini ifade eden Özcan, ”Mesela biz, bilimsel çıktılar olarak da çok iyi olmasını istiyoruz. Onun için biz böyle tematik üniversitelerin ortaya çıkmasını arzu ediyoruz. Başarı Üniversitesi’nin kurulumunun ardından özellikle belli konularda temayüz etmiş diğer üniversitelerden bir farkının olması bekliyorum. İngilizce öğretimine verecekleri önem gerçekten dikkate şayandır. Bu üniversiteyi diğerlerinden farklı kılan bir husus olacaktır”dedi.
Üniversitelerde öğretim görevlilerinin belli seviyeye geldikten sonra bilimsel araştırmayı azaltığını ifade eden Özcan, öğretim görevlilerinin sözleşmeli görev yapmasının Türkiye’de herkesin konuştuğu bir konu olduğunu kaydetti.
İskandinav ülkelerinde öğretim görevlilerinin sözleşmeli olarak çalıştığını da vurgulayan Özcan, şunları kaydetti:
”İsviçre, Danimarka gibi İskandinav ülkelerinde öğretim üyelerinin pek çoğu bizde olduğu gibi 12 ay devletten maaş almıyorlar. Getirdikleri projeler miktarında derslere katılıyorlar. Bir veya iki sömestr ders veriyorlar. Yazın devletten maaş almıyorlar. Getirdikleri projeden elde ettikleri parayla geçimlerini sağlıyorlar. Böyle bir sistem var. Bizim ülkemizde uygulanır mı? Uygulanmaz mı? Siyasiler buna nasıl bakar bunu bilmiyoruz. Hani birazcık ürkütücü ilk dile getirildiğinde gerçekten bir çalışma emniyetiniz yok, iş güvenceniz yok. Bu bakımdan insanları biraz etkiliyor.
Ama bizim sistemimizde de verimlilikle ilgili çok ciddi sıkıntılarımız var. Hocalarımızın bir kısmı belli seviyelere geldikten sonra bilimsel çalışmalarını azaltıyorlar. Gençliklerinde olduğu kadar üretken olmuyorlar. Esasından biz o üretkenliği biraz olsun arttırmak istiyoruz. Mesela şu an Türkiye Büyük Millet Meclisine (TBMM) Milli Eğitim Bakanlığı bir tasarı sundu. Genel kurula inmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Performansa bağlı ödüllendirme sistemi üzerinde çalışıyoruz. Eğer TBMM bunu kabul ederse bunun detaylarını hazırlayıp üniversitelerde uygulamaya geçeceğiz. Bu üreten ve çalışkan hocalarımızın üniversitelerde daha fazla para alması anlamına gelecek. İlla hizmet alımı şeklinde hocaları çalıştırmak değil de çalışına birazcık daha fazla vermek şartıyla özlük haklarında iyileştirme yapabiliriz.”