Suriyenin kürt ordusu

Suriye , son günlerde özellikle Şam ve Halep’te Beşşar Esed’e bağlı ordu ile muhalif güçlerin hakimiyet mücadelesine sahne olurken, ülkenin kuzeyindeki bazı kentleri ele geçiren Kürt gruplarda ise ‘savunma ordusu’ kurmanın telaşı yaşanıyor. Geçtiğimiz günlerde Kuzey Irak’ta Barzani önderliğinde biraraya gelen Kürt gruplar Suriye’nin kuzey bölgesinde hakimiyeti ele alırken, PKK ‘nın siyasi uzantısı PYD , içinde kadınların da bulunduğu silahlı milislerini ‘düzenli ordu’ya dönüştürüyor
 
Suriye’de Esed yönetimi muhaliflere yönelik operasyonlarını arttırırken ülkenin kuzeyinde büyük oranda kontrolü ele geçiren PKK’nın siyasi uzantısı PYD (Demokratik Birlik Partisi), oluşturduğu silahlı milislerini ‘ordu düzeni’ şeklinde örgütlendiriyor. Halep ile Kamışlı arasında eli silah tutan herkesin destek verdiği ve aralarında kadınların da bulunduğu milis gruplarıyla binlerce Kürt organize olmuş durumda. Terör örgütü PKK’nın Suriye’deki ayağı olarak görülen PYD’nin silahlı sivil savunma ordusunu bölgede ilk kez görüntülendi.
 
KUZEYDE HAKİMİYET KÜRTLERİN
 
PYD’nin kontrolünde organize olan Kürt Halk Meclisi ile Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin girişimleri ile kurulan ve ‘çatı örgüt’ şeklinde biraraya gelen Kürt Ulusal Meclisi, bölgede hızla silahlanıyor. Kürtler geçtiğimiz hafta Suriye’nin ikinci büyük kenti Halep’e bağlı Kobani, Afrin ve Cinderis yerleşim bölgelerini ele geçirmişti. Son birkaç gündür ise Hasaki eyaletine bağlı Amuda, Deriki-Hamko ve Mardin’in karşısında bulunan El Derbisiye yerleşim biriminde hakimiyet sağlandı. Bunun yanında Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesi karşısında bulunan Ra’s al-Ayn kasabasında ve Tirbesipiye yerleşim biriminde kontrolün tamamı Kürt grupların eline geçti.
 
ŞİMDİKİ HEDEF KAMIŞLI
 
Denetim altına alınan tüm resmi kurumlara Kürt bayrakları asılırken, Kürtler için stratejik önemi bulunan Mardin’in Nusaybin ilçesinin karşısındaki Kamışlı’da da denetimi ele geçirmek için Suriye yönetimi üzerindeki baskılar arttırılıyor. Kürtlerin, Kamışlı’ya da hakim olması durumunda bölgede Kuzey Irak benzeri bir kurtarılmış ‘Özgür Kürdistan’ alanı oluşturacağı dile getiriliyor. Süreci hızlandırmak için başlatılan hazırlıklara da hız verilmiş durumda. PYD’nin daha önce ‘Halk Komitesi’ şeklinde oluşturduğu sivil savunma birlikleri, şimdi ‘milis ordu’ düzenine geçiriliyor.
 
TAMPON BÖLGELER DOĞDU
 
Kürtlerin yoğunlukla yaşadığı yerleşim birimlerinde, PYD tarafından kısa sürede oluşturulan ‘sivil savunma ordusu’nun, bir yandan kentlerde düzeni sağlayacağı, diğer yandan ise Esed’e bağlı güçlerle Özgür Suriye Ordusu arasında çatışmalardan Kürt yerleşim bölgelerinin etkilenmemesini sağlayacağı ifade ediliyor. Çatışmaların Kürt bölgelerine yayılmasını engellemek için oluşturulan ‘tampon bölgeler’de PYD’nin ‘sivil savunma ordusu’ görevlendirildi.
 
BARZANİ EĞİTTİ İSTİKAMET SURİYE
 
Çeşitli Kürt örgütlerinden oluşan Kürt Ulusal Konseyi’nin, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi lideri Mesud Barzani’nin evsahipliğinde 9-10 Temmuz tarihlerinde Erbil’de toplanmasının ardından askeri eğitim verilmesine başlanan bir grup milisin daha Suriye’nin kuzeyine geçtiği iddia edildi. Erbil’deki toplantıda Kürt gruplar ‘ortak hareket etme kararı’ almış ve Suriye’nin kuzeyinde hakimiyeti ele geçirmeye başlamıştı. Son olarak Barzani güçleri tarafından Erbil yakınlarındaki Zeytun kampında eğitilen Suriyeli Kürt silahlı birliklerinin, Kuzey Irak’tan Suriye’ye geçtiği iddia edildi. Konuyla ilgili Barzani ve PYD arasında yapılan uzun pazarlıkların ardından varılan uzlaşmaya göre, Suriye kökenli Kürt silahlı milisler, bu ülkenin kuzeyinde Kürtlerin yoğunlukta yaşadıkları yerlerde görev alacak. Önceki gün akşam saatleri itibariyle 1711 milisin Irak’ın Kuzeyindeki Zaho kentine yakın Suriye sınırından geçiş yaptıkları belirtildi. Bu grupların Suriye’den geçişleri ile birlikte Türkiye’ye yakın sınır bölgelerinde ve Halep kentine yakın yerlerde konuşlandırılacağı öğrenildi.
 
Binlerce Kürt gencine direniş konferansları
 
PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’ye bağlı Kürt Halk Meclisi’nce alınan karar gereği, bölgede eli silah tutan herkes ‘orduya’ çağırılıyor. Aralarında kadınların da bulunduğu bu kişilerin büyük bölümü gençlerden oluşuyor. Bu kapsamda Kürt yerleşim birimlerinde Kürdistan Gençlik Komiteleri aracılığıyla binlerce gencinin katıldığı toplantılar yapılıyor. Bu toplantılarda Suriye’deki savaş durumu, Kürtlerin ele geçirdikleri bölgeleri korumak ve elde tutma amacı ile yakın ve orta vadede yapılacak faaliyetlerle ilgili bilgiler aktarılıyor. Öte yandan Suriye’de Esed yönetiminin çekildiği Kürt bölgelerinde devlet kurumlarının tekrar faaliyete geçirilmesi kapsamında PYD içinde görevlendirmeler yapıldı. Suriye’nin kuzeyinde kontrolü ele geçiren Kürtlerin atamalarını ‘köy, kasaba ve kent komiteleri’ organize ediyor. Kobani ve Afrin başta olmak üzere çeşitli yerleşim birimlerinde devlet kurumlarının kontrolü tamamen Kürt grupların elinde bulunuyor.
 
Askerî sevkiyat tedirgin etti
 
Suriye’nin kuzeyinde Kürt gruplar bazı bölgeleri ele geçirerek burada otonom yönetimler ve tampon bölgeler oluştururken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sınır bölgesine yoğunlaştırdığı askeri sevkiyatın, sınırın öbür yanındaki Kürt grupları tedirgin ettiği iddia edildi. Sınırın Suriye tarafını kontrol eden PYD’nin de içinde yer aldığı Kürt Ulusal Meclisi’nin, Türkiye’nin Suriye’deki karışıklık nedeniyle sınır bölgesine çok sayıda askeri birlik sevk etmesinden rahatsız olduğu ileri sürüldü. Kürt grupların hissettikleri tehdit algılamasından ötürü sınıra yakın yerleşim birimlerinde çok sayıda silahlı milis konuşlandırdığı belirtildi.
 
‘Peşmerge’ye yalanlama
 
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cebbar Yaver, Peşmerge güçlerinin Suriye’ye geçtiği yönündeki haberleri yalanladı. Yaver, “Askerlerimizin Suriye’ye girdiği veya sınıra hareket ettiği yönünde bir bilgimiz yok. Biz Suriye’ye askeri birlik yollamadık. Gelecekte de göndermeyi düşünmüyoruz. Çünkü Suriye meselesi, Arap ve Kürt tüm Suriyelilerin çözeceği bir iç meseledir. Bizim bu duruma askeri bir müdahalede bulunmamız düşünülemez” şeklinde konuştu. Medyada yer alan haberlerin doğruluğu hakkında dikkatli olunması ve kaynaklarına iyi bakılması gerektiğini vurgulayan Yaver, “Biz Suriye’ye yönelik askeri bir müdahaleyi asla düşünmüyoruz” ifadesini kullandı.