İsrail hastanesinden Türkler’e teşekkür

İsrail’in en büyük ve dünya çapında gözde hastanesi Hadassa Üniversite Hastanesinin yönetimi, yaklaşık 1,5 yıldır Kardiyoloji bölümü ek binalarının inşaatında çalışan Türk işçileri övdü.

Hadassa Müdürü Şlomo Mor-Yosef, Kudüs’teki hastanenin ek binalarını inşa eden Yılmazlar firmasının günde 24 saatlik tempoyla çalışmalarını sürdüren tüm işçilerine dönerli-pliavlı, lokmalı, Türk usulü yemek verdi. Mor-Yosef, “Türk işçilerinin çalışkanlığı ve efendiliği hepimizi hayran bıraktı” dedi.

İsrail inşaat sektöründe yerli-yabancı tüm inşaat firmaları arasında ilk 5’te yer alan, yabancı firmalar arasında ise birinci konumda bulunan Yılmazlar, Kudüs’ün Ein Kerem mahallesindeki Hadassa Üniversite Hastanesinin Kardiyoloji binasının yapımını yaklaşık 2 yıl önce üstlenmişti.

İhalenin kazanılmasıyla 1,5 yıl önce inşaat faaliyetlerine başlayan Yılmazlar grubu, kaba inşaat programının üçte ikisini bitirdi; garaj katları yapıldı; binanın da yarısı tamamlandı. Yılmazlar firmasının İsrail Genel Müdürü Ahmet Arık, “İnşaatı bu yıl sonunda tamamlamayı planlıyoruz” derken, planlanan sürede bitirmek için 24 saat süreyle vardiya usulü çalıştıklarını kaydetti.

Hadassa ek binalarının yapımı öncesinde, yine ilk kez gerçekleştirilen bir uygulamayla, Türk işçileri için hastanenin kampüsü içinde bir kamp kuruldu. İnşaatta çalışan 120 işçi ve kalfa, bu kampta kalıyor.

İsrail’deki güvenlik önlemleri dikkate alındığında, her gün binlerce kişinin ziyaret ettiği Haddasa üniversite kampüsü içinde işçilerin de kalmasına izin verilmesi, önemli bir ayrıcalık oldu.

“ÖNCE TEDİRGİNDİK”

Hadassa Müdürü Mor-Yosef, “buna izin verirken, başlangıçta tedirgin olduklarını”, ancak zaman içinde bu tedirginliğin yersiz olduğunu gözlemlediklerini söyledi. Mor-Yosef, bu süre içerisinde en ufak bir olayın meydana gelmediğini belirtirken, “Türk işçilerinin çalışkanlığı, efendiliği hepimizi hayran bıraktı” dedi ve hastane inşaatında çalışanlara bu hislerini göstermek için bir yemek düzenlemeyi düşündüklerini belirtti.

Mor-Yosef, 120 Türk işçisi ile Yılmazlar grubundan bazı yöneticilerin ve hastane yönetiminden kişilerin de yer aldığı 200 dolayında kişinin katıldığı yemekte, işçilerin hepsine tek tek teşekkür ederek, başarılı çalışmalarının devamını diledi.

Yemekte ise tamamen Türk menüsü hakim oldu. Ek hastane binasının alt katındaki geniş alanda, İsrail’de Türk yemekleriyle ünlenen Ramiz Usta’nın hazırladığı döner, pilav, piyaz ve turşu servis edilirken, tatlı olarak da lokma ikram edildi.

Yılmazlar İnşaatın Genel Müdürü Ahmet Arık ise halihazırda Hadassa Kardiyoloji binasının yanı sıra Tel Aviv’deki İhilov Hastanesinin ek bina inşaatlarını da üstlendiklerini hatırlattı. İhilov’daki hastaneyi de yine aynı şekilde, çift vardiya halinde tamamlamayı planladıklarını söyleyen Arık, merkez Tel Aviv olmak üzere 20’nin üzerinde şantiyede çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

Arık’ın verdiği bilgiye göre, Yılmazlar’ın halen İsrail çapında devam eden inşaat projelerinin tutarı 300 milyon dolara yaklaşıyor.

Yılmazlar, hastane binaları yanı sıra biri Aşdod, diğeri Ber Şeva’da; İsrail Elektrik Şirketinin 2 elektrik santralının gaz türbini inşaatlarını da yapıyor. Ayrıca Rishon kentinde 120 bin metre karelik bir alışveriş merkezi ile Tel Aviv’de gökdelen inşaatları da var. Tel Aviv’in banliyölerinde de şirketin üstlendiği toplu konut projeleri devam ediyor.

“İŞÇİ KOTAMIZ ARTIRILSA…

Ahmet Arık, İsrail’de halen 800 kişilik iş gücü kotasına sahip olduklarını ifade ederek, “Kotamız biraz daha geniş olsa üstlendiğimiz bu işleri iki, hatta üç katına çıkarmamız işten değil. Bu konuda Türk hükümetinin katkı ve desteklerini bekliyoruz” diye konuştu.

İsrail’de inşaat sektöründeki en büyük sıkıntının kalifiye işçi olduğunun altını çizen Arık, bu nedenle işçilerinin tamamını Türk işçisi olduğunu, hepsinin Türkiye’den geldiğini, kotalarının artırılması halinde daha fazla işçi getirmeye de hazır olduklarını vurguladı.