İhracatta Yeni Bir Rekora İmza Attıldı

Almanya’dan Libya’ya, Fransa’dan Hong Kong’a, Suudi Arabistan’dan Japonya’ya kadar birçok ülkeye ihracat yaptıklarına vurgu yapan Sagun, yeni hedef pazarlara ulaşılmasıyla ihracatın hızla artacağını öngördüklerini belirtti.

Sagun, sürekli çift hanelerle büyüdüklerine dikkati çekerek, “2013’te 1 milyar 989 milyon dolarlık ihracatla sektör olarak yeni bir rekora daha imza attık. 2014’te 2,5 milyar dolar ihracat yapmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede birliğin 2023 hedefini bu yıl sonunda yakalaması öngörülüyor. Zira sektörün 2023 hedefi 2,5 milyar dolar olarak belirlenmişti, biz hedefimizi çok önceden yakalamış olacağız” dedi.

Birliğin su ürünlerinin yanı sıra kanatlı et, yumurta, süt ve bal ürünlerini de kapsadığını anlatan Sagun, “Su ürünleri olarak 2013 yılında 566 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bunu gerçekleştirirken de 87 bin tonu deniz, 100 bin tonu ise iç su balıkları ve ayrıca kabuklularla birlikte toplamda 189 bin tonluk hasat elde ettik. Bu üretimle 283 bin tonla İspanya ve 234 bin tonla Fransa’nın ardından Avrupa’nın üçüncü büyük üreticisi haline geldik. Amacımız daha da yukarı seviyelere tırmanmak” değerlendirmesinde bulundu.

Sagun, yetiştirdikleri ve ihraç ettikleri alabalık, levrek, çipura ve orkinosun toplamda 300 milyon dolarlık bir değer oluşturduğunu söyledi.

– AB, Japonya ve Çin ulaşmak istediğimiz yeni pazarlar”

Kanatlı Tanıtım Grubu (KTG) Başkanı Şahin Aydemir de temsil ettikleri beyaz et ve yumurta sektörünün ülke ekonomisinin lokomotifleri arasında yer aldığını ifade ederek, “2012 yılında sektörümüzün GSMH’ya katkısı 6 milyar doları aştı. Yaklaşık 600 bin kişiye istihdam sağlayan dev bir sektör haline geldi” dedi.

Aydemir, sektörün, pek çok alanda tarımsal kalkınmaya destek verdiğini ifade ederek, “Piliç eti üretiminde dünyada 7’nci sırada yer alıyoruz. 16,7 milyon ton yumurta üretimiyle ise 11’inci sıradayız. 2013 yılında 1 milyon 920 bin tonluk kanatlı et üretimi gerçekleştirdik. İhracat sıralamasında ise dünyada piliç etinde 10’ncu, yumurtada ise 2’nci sırada bulunuyoruz” dedi.

Türkiye’nin 55 ülkeye ihracat yapan bir dünya gücü haline geldiğine dikkati çeken Aydemir, dünyada 39 milyar dolarlık bir pazara sahip kanatlı sektörünün, 1 milyar dolarlık kısmının ülkenin ihracatçıları tarafından karşılandığını kaydetti.

Aydemir, 2013 yılı kanatlı ürünleri sektöründe hem ihracat girdileri hem de yeni pazarlarla önemli bir büyüme yılı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

” İhracat yüzde 15,57 artarak 1 milyar 32 milyon 993 bin 935 dolara yükseldi. 55 ayrı ülkeye ihracat yaptığımız beyaz et sektöründe yüzde 15,1 artış yaşandı ve ihracatımız 609 milyon dolara ulaştı. Yumurta ihracatımız ise 2013 yılında yüzde 15,7 artışla 406 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yumurta ihracatında ulaşılan ülke sayısı ise 25 oldu. Kanatlı Ürünleri Sektörü’nün 2013 yılı ihracatı yüzde 15,57 artarak, 60 farklı ülkeye 1 milyar 33 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2013 yılında Kanatlı Etlerinde 7 yeni ülke Yumurta’da ise 8 yeni ülke pazarı açıldı.”

Aydemir, kanatlı etleri pazarında özellikle Körfez Ülkeleri ve Ortadoğu’ya ihracatın bir önceki yıllara göre arttığını, Arnavutluk, Bangladeş, Gine Bissau, Güney Kore, Lübnan, Yemen’in ilk kez 2013 yılında Türk pilici ile tanışma fırsatını yakaladığını söyledi.

Yumurta ürünlerinde ise Körfez ülkelerine ihracatın arttığına işaret eden Aydemir, sektöre, Bahreyn, Cibitu, Gambiya, Katar, Liberya, Sierra Leona, Sudan ve Ürdün gibi yeni pazarlar eklendiğini söyledi.

Aydemir, Kanatlı Tanıtım Grubu’nun kurulduğunda 25 ülkeye ihracat yapılırken, bugün 55 ülkeye ihracat gerçekleştirildiğine vurgu yaparak, ” Çin, Afrika, Japonya, Togo, Gana, S. Arabistan, Libya, Ürdün, Mısır gibi pazarlarla çalışmaya başladık. Hedefimiz, Avrupa’dan Uzak Doğu’ya uzanan bir coğrafyada Türk kanatlısını tanıtmak ve yedirmek. Körfez ülkeleri ve BAE, Batı Afrika ihracat hedeflerimiz arasında. İhracat izin çalışmaları devam edilen AB, Japonya ve Çin ise tüketim alışkanlıklarıyla muhakkak ulaşmak istediğimiz yeni pazarlar” diye konuştu.

– “2023’teki 500 milyar dolar ihracat hedefine 3 milyar dolarlık katkı sağlayacağız”

AB’ye ihracat için 2004’ten beri yoğun bir çaba göstermelerine rağmen izin konusunda başarıya ulaşamadıklarına vurgu yapan Aydemir, şunları kaydetti:

“Oysa Türkiуe’de kanatlı sektörünün teknоlоjik açıdan ulaştığı nokta, bugün bize gelişmiş Avrupa ülkelerinin bіr çoğundan daha modern üretim imkanları sunuyor. Bu nedenle AB’ye ihracat alanında başarıya ulaşmamız için önce siyasi nedenlerin ortadan kaldırması gerekmektedir. Türk halkı, dünyanın en taze ve en sağlıklı tavuğu ve yumurtasını yiyor. Sektörümüz, Bakanlığa bağlı veteriner ve laboratuarlar tarafından sürekli denetleniyor. Henüz AB üyesi ülkelerde dahi benimsenemeyen izlenebilirlik kuralları ülkemizde eksiksiz olarak uygulanmaktadır.”

Aydemir, tavukların günde 3 kez yumurtladıkları yönündeki şehir efsanelerinin insanları rahatsız ettiğini oysa bir tavuğun 24,5 saatten önce yumurta yapamayacağını söyledi.

Sektör olarak diğer bir sorunlarının da 2007’de çıkan yönetmelikle market raflarında ambalajsız ve açıkta tavuk satışının yasaklanması olduğunu dile getiren Aydemir, sözlerini, “Fakat 2013 yılında yeniden ambalajsız dökme tavuk satışı serbest bırakıldı. Bu durum izlenebilirlik konusunda sektörün gösterdiği hassasiyete zarar vermektedir. İhracatımızı AB sınırından Çin’e Japonya’ya ulaştırmayı hedefliyoruz. Böylece kanatlı sektörü olarak 2023 yılındaki 500 milyar dolar ihracat hedefine 3 milyar dolarlık katkı sağlayacağız” diye tamamladı.