Eski MİT’çiden PKK kehanetleri

“PKK’ya altı ay içinde silah bıraktılır” diyen Öneş, MİT’in PKK ile görüşme halinde olduğunu söyledi..

2005’te emekli olan eski Müsteşar Cevat Öneş, “İçişleri Bakanı Suriye’ye, Başbakan Irak’a gidecek. Görüşmelerden sonra silah bıraktırma meselesi şekillenir” diye konuştu. 

Bir dönem MİT’in ikinci adamıydı.. Devletin iç yüzünü ve çalışmasını çok iyi bilen Öneş, iki yıl önce Erdoğan’ın ABD ziyaretinde PKK’nın tasfiyesine karar verildiğini iddia ederek gündemi sarsmıştı. Gelişmeler Öneş’i doğruluyor nitelikte… Taraf’tan Neşe Düzel’in konuğu olan Öneş’ten çarpıcı açıklamalar:

KÜRESEL ŞARTLAR DEĞİŞTİ

2008’de çıkan küresel ekonomik kriz Türkiye’nin önemini artırdı.. Dünyada güçler dengesi Avrupa’dan doğuya, Avrasya’ya kayma sürecine girdi. Yeni güçler dengesinde Türkiye’ye, Müslüman kimliğiyle Batı ile doğu arasında dengeleri kuran Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Ortadoğu’da barışçı politikalar üretmesi beklenen enerji geçişini sağlayan bir rol verildi. Türkiye bu rolünü üstlenebilmek için iç istikrarını sağlamak ve güvenilir olmak zorundaydı. Bunun içinde demokrasi sorununu çözmesi ve demokrasi standartlarını evrensel düzeylere yükseltmesi gerekiyordu.

PKK İLE GİZLİ GÖRÜŞMELER

Şu anda MİT’in terör örgütüyle temasları var mı yok mu sorusuna vevap veremem. Çünkü kurumsal bilgiye sahip değilim. Ama böyle görüşmeler olabilir. Bütün Dünya pratiği de zaten şunu gösterir, İstihbarat teşkilatları örgütsel bölgesel bazda sorunun çözümünde hep rol almışlardır. Bunun için gizli görüşmeler yaparlar.Bu süreç çok gizli operasyonel çalışmaları ihtiva eder.

HÜKÜMETİN HABERİ VAR

Bugün hükümetin haberdar olmaması gibi bir durumu düşünemem. Geçmişte devletin içinde bir mutabakatın olmadığı dönemler ise hükümetin haberdar olmama ihtimali yüksektir.

MESELE LİDER KADRODA

Bu noktada önemli olan af meselesinin nasıl şekilleneceğidir. Hükümet “bugün için yeni bir af düşünmüyoruz” diyor. Etkin pişmanlık yasasında değişiklik yapılacağı söyleniyor. Bu yasanın insanileştirilmesi ve özendirici olması için adı “eve dönüş” olarak değiştirilmelidir. Bugün en öncelikli mesele 200-300 kişilik lider kadrosu için uygun şartların yaratılması meselesidir. Bunlar Irak bölgesi içinde kalabilir mi? Avrupa ülkelerinde kalmaları sağlanabilir mi?

ORTAK NOKTA BULUNUR

Sonsuza kadar değil ama belirli bir süre Türkiye’ye gelmeme şartı yaratılabilir. Bunlar belirli bir süre için Irak’ta veya Avrupa’da kalabilirler. Ama bu konuda esas sorun bunları ekonomik ve sosyal şartlarının ne olacağıdır. Bunlar hayatlarını nasıl sürdürecekler, nasıl neyle yaşayacaklar? Zaten karşılıklı görüşmelerde bunlar konuşulacak ve bir ortak nokta bulunacak. Silah bıraktırma özel ve hassas bir projedir. PKK şimdi silah bırakma koşullarının sağlanmasını talep ediyor. Bu şartların yaratılması için örgütle perde arkasında ilişkiler kurulabilir. 1984’te başlayan ve lider kadrosunun çoğunluğu 45-60 yaşında olan..

2010 YILI BAŞLARINDA

Silahların bıraktırılması meselesinin uzatılmaması gerekiyor. 2010 yılının başlarında yani altı ay içinde silahların mutlaka süresiz koşulsuz susturulması silahların bıraktırılması ve teslimi şart. Silahlar bıraktırılınca Türkiye’de siyaset değişir. Siyasi partiler bundan çok etkilenir ve demokratik açılım hızlanır. Anayasa deeğişikliği de yapılabilir. Baykal’ın “silahların bıraktırılması durumunda Anayasa değişikliğini düşünebiliriz” yönündeki taahhüdü çok önemlidir.

ÖCALAN DA KANDİL DE BİLİYOR

Gelişmeler onu gösteriyor. Türkiye’nin çıkarı bunu gerektiriyor. Çünkü hem Türkiye’nin iç dinamikleri hem de bölgesel dinamikler ve küresel gelişmeler olmak üzere dış dinamikler Türkiye’de demokratikleşme sürecinin önünün PKK’ya silah bıraktırılarak açılmasını zorunlu kılıyor. Bugün Öcalan da Kandil de biliyorlar ki, PKK’nın silahlı mücadeleyi devam ettirme şansı yoktur.

ÖCALAN DTP’Yİ ADRES GÖSTERİYOR

PKK hiçbir yerden destek alamaz. Irak, Suriye, İran ve Rusya’dan destek alamaz. Bunlar Kürtlerin barış talebini de iyi okuyan insanlar olarak çözüme taraftar olacaklar ve DTP’yi daha özgür bırakacaklar. Nitekim Öcalan DTP’yi adres gösteriyor. Bugün tarih Türkiye’nin Kürt meselesini çözmesi için büyük bir imkan yarattı.

ORTA VE UZUN VADEDE NELER YAPILACAK?

Kısa vadede yönetmeliklerde idari kararlarda değişiklikler yapılacak. Üniversitelerde Kürtçe açılımın yapılması, Kürtçe sinemanin desteklenmesi, valilerin Kürt politikacılarla ve belediye başkanlarıyla irtibatlarını geliştirmeleri.  Orta vadede yapılacaklara gelince.. Terörle Mücadele ve Ceza Kanunlarında değişiklikler yapılacak. Seçim kanunu değiştirilerek seçim barajı düşürülecek. Yerel yönetimlere daha fazla inisiyatif tanınacak. Orta veya uzun vadede yepyeni bir anayasa yapılacak. 2011’deki genel seçim sürecinde 12 Eylül Anayasası ile vedalaşılacak. Aslında demokratik açılımın en önemli iki konusu.

AÇILIMIN ÖNÜNÜ KESEBİLİRLER Mİ?

Ben bu açılımın önünün kesilmesini mümkün görmüyorum. Ancak siyasi iktidar çok beceriksiz olursa ya da ekonomik kriz yaşanırsa açılımın önü kesilebilir. İç dinamik açısından bunlar güçlerini kaybettiler. Çünkü bugün demokratikleşme talebi bürokratik yapılar içinde de güçlendi. Kurumsal yapılardaki Ergenekon bağlantılarının temizlenmesinde gösterilen kararlılık sonucunda eski imkanlarına sahip değiller. Bir de küresel koşulların Türkiye’ye verdiği önem sebebiyle bunların darbe teşebbüsünde bulunmalarının bu yolla bir otoriter sistem kurmalarının artık bu ülkede şansı yok.