Erdoğan Kılıçdaroğlu’na yüklendi!

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Biz Türkiye’yi aşkla kucaklayan bir partiyiz. Bizim partimiz aslanla ceylanın dostça kardeşçe var olduğu partiyiz. 
 
Biz kimsenin derisinin rengine bakmayız.

Biz yola çıkarken dedik ki İstanbul’da ne varsa Batman’da, Siirt’te Şırnak’ta da o olacak. Dün de bunun en güzel örneklerini verdik. Batman’da halk toplanmasın diye tehdit ettiler. Bildiriler yayınladılar. Batman vekillerini başbakanlarını kucakladı.

Yaratılanı yaratandan ötürü seveceğiz.  Bölgesel milliyetçilik yapmayacağız. Vatan topraklarının tamamını en modern şekilde ayağa kaldıracağız.

Şu anda 20 milyar dolarlık yatırım yapıldı. Eğitimden sağlığa her taraf ayağa kalkıyor. Erzurum’da Anamuhalefet partisinin genel Başkanı bunlar bereketsiz bakın kar bile yağmıyor diyor. Öyle bereketliki kendisi. Türkiye ilk 20’nin içinde sen mi getirdin buraya Türkiye’yi. Şimdi 16. sıradayız. El insaf Erzurm’a gittin de o dev kış oyunlarına yapılanları görmedin mi.

Sayın Kılıçdaroğlu sende zerre kadar ülke sevdası varsa Erzurum’a gel kar var mı gör. Onlar laf üretiyor. Denizli’de kalkmış keramet yapıyor. Vatandaşı bir kalktı kayıp parayı ne yaptınız dedi cevap bile vermedi. Hazineyi dolu verin hemen boşaltırlar. Milletim bunu iyi biliyor onun için tek başına iktidar olamıyorlar.

AK Parti’ye güven budur işte. Perşembe günü de Üniversiteler Arası Kış Olimpiyatları’nı açacağız.

Biz dinsel milliyetçilik yapmayacağız. Bu ülkenin yüzde 99’u Müslüman denilir. Ama mezhebi olarak farklılıklar var. Sünnisi, Alevisi vesairesi, ama ülkemizde az da olsa Musevisi, Hristiyanı var, vesaire. Hepsinin de inancı bizim güvencemiz altındadır. Ayırım asla yapamayız. Böyle bir hakkımız yok. Bu güvence altında biz bu ülkede bir olacağı, iri olacağız, diri olacağız. Bu yola böyle girdik. Ve hiçbir Sünni’nin Alevi’ye, Alevi’nin Sünni’ye tahakküm etmesi düşünülemez. Kimsenin böyle bir hakkı yok.

Ülkemin her yerinden umut fışkırıyor.

8 yılda 470 bin konut başladı 340 bini sahiplerine verildi. Ankara malum üniversiteleriyle değil Yıldırım Beyazid Üniversitesi’yle anılıyor. Ankara Kahire’ye Irak’a Filisitin’e ulaşıyor. Ankara Moğalistan’a uzanıyor. Ankara AK Parti’yle Saraybosna’ya uzanıyor.

8 yıl önce kendi ayakları üzerinde duramayan sedeleyen bir Ankara var. Dünyanın bilim şehirlerinden biri haline geldi. Ankara modern yapısyla dünyanın turizm merkezi haline geliyor.

Ankara Medeniyetler İttifakı’na, küresel ekonomiye başkentlik yağpıyor. 8 yılda Türkiye’ye tarihi başarılar kazandırdık ama yetmez. Türkiye’nin diğer partiler 4 yıllık söylemler yaparlar. Ancak biz 12 yıllık programlar oluşturduk. Ne söylediysek bunları yüzde yüze yakın gerçekleştirdik.

Sevgili vatandaşlarım, biz artık Haziran 2011’i konuşmuyoruz. Geniş bir vizyonla Cumhuriyetimiz’in 100. yılını konuşuyoruz. Bu ülkede kişileri kimlerin konuştuğunu, olayları kimlerin konuştuğunu biliyorsunuz. Burada tıkanıp kaldılar. Biz yapacaklarımızı konuşacağız. Hep geleceği konuşacağız. 100. yılda ne göreceeğiz onu konuşacağız. Muhalefetin sabah akşam neyle uğraştığını biliyorsunuz.

Bunlardan hiç gerçekçi bir öneri duydunuz mu? Dış politikada hedefleri nedir bir tek cümle kurduklarını gördünüz mü? Başbakan deyin bakanlar deyin hakaret dağarcıklarından herşeyi ortaya dökerler. Eleştiriye açığım ancak hakarete değil. Sabah akşam kadrolarımıza hakaret etmekten başka ne yapıyorlar. Kendisine kaynak diyoruz. Kaynak benim diyor. Haklarını yemeyelim onlar kaynak bulmakta zorlanmazlar.

Dünyanın en büyük 10 limanından biri Türkiye’de olacak. Yerli uçağımızı kendimiz üreteceğiz, kendi tanklarımızı, savaş gemilerimizi savunma uydumuzu, insansız hava araçalarımızı kendimiz yapıyoruz.

En az nükleer enerji santrali tamamlanacak.  Daha ileri demokrasi, katılımcı özgürlükçü bir anayasayla geleceği kucaklayacağız. Milli birik ve beraberlik projesiyle ilgili bir vekil şöyle dedi. Terör örgütü ve ordu silah bırakmalı diyen bir anamuhalefet partili vekildir. Kılıçdaroğlu’na soruyorum senin kulağın yok mu? Bu ülkenin can mal ve hudut güvenliği için asker silah kullanır. Bu zhadiselere olaylara kurumlara bakıştır. Burada çok hassas olunmalıdır. Devlet neden var, can güvenliği için var, akıl güvenliği var, vatandaşının inanç güvenliği için var. Bunlara tes ne varsa bunların karşısındayız.

Bunlar bizim Haziran’dak seçim planlarımızdır. Şimdiden yollara düşün, Ankara’da ulaşılmadık hane kalmamalıdır. Biz iftira ile yıkıcı dille değil yaptıklarımızla yapacaklarımızla milletimizin huzuruna çıkacağız.

Milletim kimin doğru dediğini biliyor ve görüyor. Milletim seçimlerde ülkeyi paçasından tutup aşağı çekenleri biliyor. Bu dönemde provokasyonlar olacaktır. Benim vatandaşlarımın hassasiyetlerini provoke edeceklerdir. Tüm tezgahraı hep beraber boşa çıkarıcağız.