Çocuklar için zararlı besinler!

Kolalı içecekler, cips, şekerleme gibi besinler özellikle çocukların dişlerine sigara benzeri tahribat yapıyor.

Bu tespitin sahibi diş hekimi Dr. İhsan Özal. Özal, devletin sigaraya nasıl muamele yapıyorsa bu besin türlerine karşı da benzer politikaları devreye koyması gerektiğine işaret ediyor.

Devletin sigaraya karşı uyguladığı politikaları bu zararlı besinlere karşı da uygulaması gerekir. Zaten ABD’de bu tür eğilimler başladı. Mesela, televizyonlarda çocuk kuşaklarında bu tür reklamların kaldırılmasından başlanabilir. Reklamlara sınırlama getirilmesi vs. Özellikle bu tür kötü gıdaların okul kantinlerinde satılmamasının sağlanması, bu tür ürünlerin marketlerde çocukların ulaşabileceği yerlere konulmaması çok önemli. Marketçilerin en büyük marifeti, ürünleri kim ne alıyorsa herkesin boyunun hizasındaki raflara dizmek. Ayrıca, okullarda eğitimin parçası olarak diş bakımı dersi verilebilir.

ÇOCUĞA AĞIZ TADI EĞİTİMİ VERİLMELİ

“Bizde çocukların  ağız tadının eğitimi diye bir kavramımız maalesef yok!” diye kuşatıcı bir tespit yapan Özal, bu tezini şöyle temellendiriyor:

Bu eğitimi vermek gerekiyor. Bu ne işe yarar? Çocuk daha anne karnındayken annenin değişik besinleri alması gerekir. Bu nasıl olur, çeşitli besinlerin tadını baharatlarla değiştirmesi gerekir. Baharatlar çok güçlü bir silah. Aslına bakarsanız ağız tadı da çok güçlü bir silah ve bizim toplumumuz bu silahı kullanmasını hiç bilmiyor. Besinleri değiştirerek varyasyonlar üretmemiz gerekiyor. Bu sürecin doğumdan sonra da devam etmesi lazım. Örneğin bebeğin ilk yemeğine biraz kimyon atmak lazım. Bu, çocuğun tat eğitiminin bir parçası olacaktır. Çünkü çocuk yedikleriyle dünyayı kurmaya başlar. Bu tür bir tat eğitimi, çocuğun dışarıdaki ürünlere karşı ilgisini azaltmaya yarar. Baharat eğitimini almış bir çocuk soğan suyuyla yapılmış ürünlere mezcetmez.

BIRAKIN ÇOCUKLAR ÇİĞNESİN!

Çocuk mümkün oldukça çiğnesin; zira o çiğnemeler de tat arayışları. Çocuk, dünyayı kurarken malzeme toplar ve sürekli arayış içerisindedir. Bir şeyi ağzına alıp ısırdığında onu elinden almamak gerekir. Ne olursa olsun çocuk o şeyin dokusunu alıyor. Çocuğun diş etlerinin kaşınması çok önemli bir şey, çünkü çocuk bu eylemi yaparken doku kontrolü yapıyor. Çocukların çiğnemesi için dişlerinin olması gerekmez. Tam tersine dişler çiğneyerek oluşturulur. Bu çiğneme meselesi çok ciddi mesele. Nasıl çalışan eller nasırlanıyorsa çiğneyen diş etlerinin de deyim yerindeyse nasırlı olması gerekiyor. Nasırlı olabilmeleri için de çalışmaları gerekiyor. Yani her bir diş eti dişin garantisi gibidir