Başbakan’dan CHP’ye:’Eşkiya mısınız?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Burdur’daki toplu açılış töreninde CHP’yi çok sert eleştirdi. Erdoğan CHP’li milletvekillerinin bir araya gelerek halkı direnmeye çağırdıklarını belirterek, CHP’ye ”Eşkiya mısınız siz?” diyerek çıkıştı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bazı CHP’li milletvekillerinin bir araya gelerek ”Halkı, sokak sokak, mahalle mahalle direnmeye çağırdıkları” bir bildiri yayımladığını belirterek, ”Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Böyle bir düşüncesizlik olur mu? Böyle bir siyasi parti, bir milletvekili bu kadar sağduyudan uzak olabilir mi? Partisine sahip çıkamayan, partisinde disiplini, üslup birliğini sağlayamayan bir genel başkan Türkiye’ye ne verebilir? Sokak sokak, mahalle mahalle direnmek ne demek? Eşkıya mısınız siz? Ne zamandan beri eşkıyalık, anarşi CHP’nin politikası haline geldi?” dedi. Erdoğan, toplu açılış ve TOKİ anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, Burdurluların ”At ölür eğeri kalır, pehlivan ölür namı kalır” sözünü hatırlatarak, geride eser bırakabilmek için, gökkubbe altında hoş bir seda bırakabilmek, milletin hayır duasına mazhar olabilmek için gayret ettiklerini söyledi. Efendi olmak için değil, hizmetkar olmak için var olduklarını ifade eden Erdoğan, düzenledikleri açılış töreni ile bir kalemde tam 49 yatırımı hizmete aldıklarına işaret etti. Burdur’un tarih boyunca eğitime önem verdiğini, okumayı, öğrenmeyi, öğretmeyi en büyük zenginlik olarak gördüğünü ifade eden Erdoğan, 1882 yılında Burdur’da 23 medrese, 3 kütüphane, 1 rüştiye mektebi ve 23 sübyan okulu bulunduğunu hatırlattı. Burdur’daki kütüphanenin Osmanlı’daki en önemli kütüphanelerden biri olduğunu dile getiren Erdoğan, Burdur’un alimleri, gönül insanları, evliyasıyla bilime verdiği değerle sadece Osmanlı’da değil, tüm dünyada ün saldığını söyledi. Erdoğan, ”Bu ülkede üniversiteyi eğer Burdur hak etmiyorsa, neresi hak ediyor? Burdur’da bir üniversite olmayacak da nerede olacak? Eğitime, bilime, bilgiye bu kadar sevdalı bir şehir üniversitesiz olabilir mi? Biz, ‘olamaz’ dedik, biz ‘Burdur üniversiteyi fazlasıyla hak ediyor’ dedik, İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un adına burada üniversitemizi kurduk” diye konuştu. Erdoğan, bugün Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin Veterinerlik ve Fen Edebiyat fakültelerini, Sağlık Yüksek Okulunu, Uygulamalı Teknoloji ve İşletmecilik Yüksek Okulunu, bazı laboratuvarlar, merkezi amfileri ve 2 öğrenci yurdunu hizmete açtıklarını anlatan Erdoğan, ”Üniversiteyi açıp, tabelayı asıp, kenara çekilmek bize yakışmaz. Bizim kitabımızda göstermelik iş yapmak yoktur. Biz, yaptığımız işi hakkıyla yapıyor, başlattığımız işi sonuna kadar takip ediyoruz” diye konuştu. Burdur merkezde 200 yataklı devlet hastanesi, Altınyayla Toplum Sağlığı Merkezi, Karaçal Barajı, Mehmet Akif Ersoy Kent Ormanı ile atık su arıtma tesisinin yanı sıra bazı spor tesisleri, anaokulu ilköğretim okulu, öğrenci pansiyonu ve kütüphanelerin resmi açılışını yaptıklarını belirten Erdoğan, Çaldır’da TOKİ tarafından yapılan 96 sosyal konutu hak sahiplerine teslim ettiklerini söyledi. Yola çıktıkları günden beri ”Durmak yok, yola devam” dediklerini ifade eden Erdoğan, Burdur şivesi ile ”Hadi gari durmak yok, yola devam gari” dedi. -”KEŞKE İNCE İNCE YAĞAN KARI GÖRÜP, ERZURUM’DAKİ BEREKETİ O DA HİSSEDEBİLSEYDİ”- Başbakan Erdoğan, perşembe günü 25. Uluslararası Üniversiteler Kış Oyunları’nın başladığını hatırlatarak, açılış töreninin 80 ülkenin televizyonundan canlı yayınlandığını söyledi. 58 ülkeden 3 bini aşkın sporcunun Erzurum’da kış oyunlarında yarıştığını belirten Erdoğan, Erzurum’da bu oyunları gerçekleştirebilmek için 650 trilyonluk yatırım gerçekleştirdiklerini, Erzurum’a uluslararası standartlarda pek çok spor tesisi kazandırdıklarını ifade etti. Açılışa CHP genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu da davet ettiğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: ”Keşke gelseydi, keşke Erzurum’daki o muhteşem yatırımları görebilseydi. Keşke Erzurum’daki o muhteşem coşkuya, heyecana, sevince, bütün Türkiye ile birlikte o da tanık olabilseydi, oradaki mutluluğu o da paylaşabilseydi. Açılış töreninde ince ince yağan karı görüp, Erzurum’daki bereketi keşke o da hissedebilseydi ama işte görmeye göz gerek, hissetmeye yürek gerek. Sevinci, heyecanı paylaşmaya engin bir gönül gerek. Bunlar, bu muhalefet, hiçbiri, milletin heyecanını, sevincini paylaşmayı beceremezler. Bunlar, hizmeti de, hizmeti takdir etmeyi de beceremezler. Bunların tek yaptığı vardır, o da bozmak. Bunlar ne zaman geldilerse, ne zaman iktidarın bir ucundan tuttularsa bozdular. 5 yıl iktidara tahammül edemediler, 4 yıllık iktidar dönemlerine tahammül edemediler, hemen bırakıp kaçtılar. Bunlar ne zaman koalisyonlarda ortak oldularsa Türkiye’nin tüm dengelerini, istikrarını, huzurunu alt üst ettiler. Bugün de bunu yapıyorlar. Bugün de tahrik siyaseti üretiyorlar. Bugün de huzura, birliğe, bütünlüğe kast ediyorlar. CHP’li milletvekilleri bir araya geliyor bir bildiri yayınlıyor. Dikkatinizi çekiyorum, halkı, sokak sokak, mahalle mahalle direnmeye çağırıyorlar. Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Böyle bir düşüncesizlik olur mu? Böyle bir siyasi parti, bir milletvekili bu kadar sağduyudan uzak olabilir mi? Bir genel başkan partisi üzerinde, milletvekilleri üzerinde bu kadar kayıtsız, ilgisiz olabilir mi? Siyasi parti değil, sanki yol geçen hani. Sabah erken kalkan bildiri yayınlıyor, her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Birinin söylediği, diğerininkini tutmuyor. Partisine sahip çıkamayan, partisinde disiplini, üslup birliğini sağlayamayan bir genel başkan Türkiye’ye ne verebilir? Sokak sokak, mahalle mahalle direnmek ne demek? Eşkıya mısınız siz? Ne zamandan beri eşkıyalık, anarşi CHP’nin politikası haline geldi? Şu anda seçimlere 5 ay kalmış. AK Parti’yi hazmedemiyorsanız, sandıkta mücadele edersiniz. Bunca yıldan sonra CHP yönetimine demokrasi dersi, hukuk dersi mi vereceğiz? CHP yöneticilerinin sorumsuz davranışları başlı başına bir demokrasi sorununa dönüşmektedir.” Erdoğan, toplu açılış ve TOKİ anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, tahrik siyasetini MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’de de gördüğünü ifade ederek, MHP’lilere, MHP’ye gönül verenlere seslendi. ”Bu ülke ne çekerse tahrik siyasetinden çeker” diyen Erdoğan, diğer genel başkanlara kendi dilleriyle konuşmamaya gayret edeceğini söyledi. Tahrik siyasetine aynı dille cevap vermeyeceğini vurgulayan Erdoğan, tahrik siyasetinin acı örneklerinin geçmişte çok yaşandığını dile getirdi. Erdoğan, şöyle konuştu: ”1980 öncesinde Kahramanmaraş’ta, Çorum’da, tüm oralarda meydana gelen acı olaylar işte bu zihniyetin, bu sorumsuz zihniyetin, bu tarz tahriklerin ürünüdür. 1980 ve öncesinde sokağa dökülüp kardeşine, komşusuna kurşun atanlar, işte böyle zihniyetlerin tezgahına gelmiş, böyle zihniyetlerin tahrikiyle hareket etmiş, oyunlarına kanmış kişilerdir. Sivas, Gazi Mahallesi olayları işte bu gözünü kan bürümüş, muvazenesini kaybetmiş kişiliklerin, onların tahriklerinin ürünüdür. Bunlar Türkiye’de nelerden rahatsızlar biliyor musunuz? Kardeşlikten, dayanışmadan, huzur ve istikrardan rahatsızlar. Bunlar büyüyen ekonomiden rahatsızlar, itibarlı dış politikadan, güçlü Türkiye’den, büyüyen Türkiye’den rahatsızlar. Bunlar, aynı sorumsuz tavrı 1960 yılında merhum Adnan Menderes’e karşı göstermişlerdi. Demokratik yollarla, milletin teveccühüyle sandıkta iş başına gelemeyeceklerini anlayanlar, işte böyle tahrikle iktidara gelebilmek için toplumun bir kesimini galeyana getirdiler. Bunların gücü siyasi rakipleriyle baş etmeye yetmez. Bunlar sürekli başka güçlerden, hukuksuzluktan medet umarlar. Kusura bakmayın beyler, o devirler geride kaldı. Bugün millet reyine sahip çıkıyor. Millet bugün bizzat demokrasiye sahip çıkıyor. Gücünüz yetiyorsa 4.5 ay sonra sandık önümüze gelecek. İşte mahalle, işte sandık. ‘Mahalle, sokak, sokağa dökülün’ diyenlere benim halkım, benim milletim, sandıkta yeniden bir demokrasi dersi verecek. Bu aziz millet, tarih boyunca olduğu gibi bugün de eşkıyanın, teröristin, anarşistin karşısında dimdik işte burada durduğu gibi duruyor. Benim vatandaşım, hanım kardeşim, genç kardeşim, kendisini tahrik edenlere, kendisini tezgaha çekmek isteyenlere, sokakları ateşe vermek isteyen, sorumsuzlara zerre kadar prim vermiyor.” -YARGI KONUSUNDAKİ ELEŞTİRİLERE YANIT- Yargıda yapılan, yapılması planlanan düzenlemelere yönelik eleştirilere de değinen Erdoğan, şunları kaydetti: ”Neymiş yargı kuşatılıyormuş, neymiş yargı siyasallaştırılıyormuş. Yargı siyasallaşmıyor, yargı kuşatılmıyor, yargı AK Parti’nin kontrolüne geçmiyor. Tam tersine yargı, milletin yargısı haline geliyor. Yargı, CHP’nin tahakkümünden kurtuluyor, yargı, ‘Onama mı istersin, bozma mı istersin?’ diyen yargıçların elinden, vicdanıyla karar veren yargıçların eline geçiyor.” -”BİLDİRİYLE İLGİLİ NE YAPILACAĞINI MERAKLA BEKLİYORUZ” CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ”sorumsuz, insafsız, ürkütücü bildiri” karşısında derhal bir açıklama beklediklerini vurgulayan Erdoğan, bu milletvekilleriyle ilgili olarak ne yapacağını, nasıl bir karar vereceğini, ne söyleyeceğini demokrasi adına merakla beklediklerini söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Burdurluların güzel bir sözü var, ‘Güttüğü 3 keçi, ıslığı dağı taşı deldi geçti’. Bunlara 3 tane keçi verseniz, 3 tane teke verseniz inanın güdemezler ama ortalığı gürültüye vermek, kuru gürültü yapmak konusunda da inanın kimse bunların ellerine su dökemez. CHP’de bir çarkçı vardı, sabah bir şey söyleyip, öğlen çark ediyordu, öğlen söylediğini akşam yalanlıyordu. Şimdi durum değişti, şimdi çarkçı çarkçıbaşı oldu. Alt düzeyde çarkçılar ortaya çıktı. Sadece genel başkan değil, genel başkan yardımcıları, milletvekilleri habire çark etmeye başladılar. Sadece insaf diyorum. Ben bunları milletime, size, sizin engin ferasetinize havale ediyorum.” -”ÇATLAMASIN, ONLAR DA BİZİMLE BERABER OLSUN”- Hizmet üretmeye, eser üretmeye devam edeceklerini dile getiren Erdoğan, tahriklere, yalanlara, iftiralara boyun eğemeden, kardeşliği yüceltmeye devam edeceklerini söyledi. Türkiye’ye, Burdur’a 8 yıldır yaptıklarının orta olduğunu ifade eden Erdoğan, canla başla, gece gündüz çalışarak 2023’e kadar Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında sokacaklarını vurguladı. Erdoğan, 2023 hedeflerini açıklamalarıyla birlikte muhalefetin de 2023’ü konuşmaya başladığına belirtti. Açılışa katılanların ”Kıskananlar çatlasın” diye tempo tutmaları üzerine Erdoğan, ”Gençler, isterseniz çatlamasın, onlarda bizimle beraber olsun. Onlar da inşallah hakikati görecekler, bizimle beraber bu yola devam edecekler. Ben buna inanıyorum. 8 yıldır yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir” dedi. -BURDUR’A BİN 368 KONUT- Başbakan Erdoğan, konuşmasında iktidarları döneminde Burdur’da eğitim, sağlık alanlarında yapılanları anlattı. TOKİ aracılığıyla Burdur’da bugüne kadar bin 368 konut inşası başlattıklarını, tamamladıklarını ve sahiplerine teslim ettiklerini söyleyen Erdoğan, 772 konutla ilgili proje ve ihale çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Bütün projeler tamamlandığında Burdur’da toplam iki bin 140 konut kazandırılacağını belirten Erdoğan, aynı şekilde üç okul, üç spor salonu ve iki ticaret merkezini de Burdur’a kazandırmış olacaklarını kaydetti. Erdoğan, 2002 yılına kadar Burdur’da sadece 47 kilometre bölünmüş yol yapıldığını ifade ederek, kendilerinin buna sekiz yılda 128 kilometre daha eklediklerini bildirdi. Burdur’a 2005 yılında doğalgaz getirdiklerini belirten Erdoğan, ilde sanayi ve konutlarda şebekenin artık yayıldığını söyledi. Tarımda çiftçiye 309 trilyon destek verdiklerini, 2002 de bu desteğin 13 trilyon olduğunu anlatan Erdoğan, hayvancılıkta da toplam 162 trilyon destek sağladıklarını, 2002’de bunun beş trilyon olduğunu kaydetti. -”BU İŞİ NASIL BAŞARDINIZ DİYORLAR”- 81 vilayetin hızla değiştiğini belirten Erdoğan, Türkiye’nin istikrarla, güvenle kalkındığını ve çok güzel bir ivme yakalandığını söyledi. Dünyanın artık Türkiye’ye hayran hayran baktığını ifade eden Erdoğan, ”(Bu işi nasıl başardınız?) diyorlar. Şimdi hedef 2023’te dünyanın ilk 10 ülkesi arasında bir Türkiye” diye konuştu. Erdoğan, Haziran seçimlerinin bu bakımdan önem arz ettiğini vurgulayarak, seçimlere kadar omuz omuza çalışacaklarını ve 2023’ü kuşatacak adımı halkla birlikte atacaklarını söyledi. -AÇILIŞLAR- Daha sonra iki ayrı noktaya video konferans yöntemiyle canlı bağlantı yapılarak açılışlar gerçekleştirildi. İlk olarak DSİ tarafından yapılan Karaçal Barajı’nın açılışı için gerçekleşen bağlantıda Başbakan Erdoğan, DSİ Genel Müdürü Haydar Koçaker ile görüştü. Barajın görüntülerinin ekrana yansıtıldığı sırada Erdoğan, ”Bildiğiniz gibi burası 1993’te başladı, ama yürütemediler. Geldik, işte biz bitirdik. Görüyorsunuz göl de ortada. Artık su tutmaya başladı ve su doluyor. İşte biz buyuz. Ne aldanan olacağız ne aldatan olacağız. Fark bu” dedi. Erdoğan daha sonra Haydar Koçaker Barajı’nın açılış kurdelesini kesti. Erdoğan, 11 Kasım 2011’de sulama tesislerini de açacaklarını bildirerek, ”Hayırlı olsun. Ömrünüz su gibi uzun olsun inşallah” diye konuştu. Törende ikinci bağlantı da yapımı Başbakanlık Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından gerçekleştirilen 500 yataklı Burdur Öğrenci Yurdu’na gerçekleştirildi. Yurdun
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, muhalefeti eleştirirken, ”Bunların gücü siyasi rakipleriyle baş etmeye yetmez. Bunlar, sürekli başka güçlerden, hukuksuzluktan medet umarlar. Kusura bakmayın beyler, o devirler geride kaldı. Bugün millet reyine sahip çıkıyor. Millet bugün bizzat demokrasiye sahip çıkıyor. Gücünüz yetiyorsa 4.5 ay sonra sandık önümüze gelecek. İşte mahalle, işte sandık. ‘Mahalle, sokak, sokağa dökülün’ diyenlere benim halkım, benim milletim, sandıkta yeniden bir demokrasi dersi verecek” dedi.