PKK neden bu kadar çıldırdı?
24 askeri şehit eden terör örgütü PKK, kanlı saldırıyla “bölgenin hakimi benim” diyerek devlete meydan…
24 askeri şehit eden terör örgütü PKK, kanlı saldırıyla “bölgenin hakimi benim” diyerek devlete meydan okuyor. Silvan saldırısı sonrası başlayan yeni dönemde kahreden yeni haberlerle karşılaşmamak sürpriz olmayacak.
KURTARILMIŞ BÖLGE
Bu tür saldırılar Silvan saldırısı sonrası KCK’nın ilan ettiği “Devrimci Halk Stratejisi”nin parçası. 13 askeri şehit edildiği 14 Temmuz’da, aynı gün “demokratik özerklik” ilan etmeleri de rastlantıyla açıklanamaz. Özerklik ilanı sonrası “kendi toprağı” gördüğü yerlerde, “düşman unsurları” söküp atma hakimiyetini perçinleme peşindeler. En azından o pencereden görünen manzara bu yönde.
MUHATAP ALINMAK İSTİYORLAR
Peki PKK neden bu kadar canavarlaştı? En görünen nedeni PKK, kendisini kandırılmış hissediyor. PKK ve İmralı devlet tarafından muhatap alınmak istiyor. Devletin karşısında ayrı bir güç olarak kendilerini konuşlandırıyorlar. İşte bu yapının genel tanımı olan KCK hedef alınınca, PKK devleti temsil eden kim varsa misliyle karşılık vermeye başladı.
DEVLET KCK DAMARINA BASINCA
KCK’ya yönelik operasyonların PKK’nın canını çok acıttığı bir gerçek. KCK’nın nasıl bir yapı olduğu soruşturma derinleştikçe ortaya çıktı. “Devleti olmayan örgütlenmiş siyasi bir organizasyon” olan KCK’nın hedef alınması, PKK’nın zaten güvenmediği devlete olan bakışını tamamen netleştirdi. PKK üst düzey yöneticilerinin her fırsatta bu operasyonlara tepki göstermesi boşuna değil. PKK son dönemde “barış” adına sıraladığı şartlara KCK operasyonlarını da eklemesi dikkat çekici.
TUTUKLU SAYISI TARTIŞMASI
Sadece onlar mı değil elbette. BDP’li siyasetçilerin bir kısmı bu yapının içinde. Tutuklu sanıkların sayısı da bir başka sorun olarak karşımızda. PKK sayıyı 4-5 bine çıkarırkan, İçişleri Bakanlığı 4 gün önce 605 olarak açıkladı. AB İlerleme Raporu’nda ise tutuklu sayısı 2 bin civarında yazılı.
KÖPRÜLERİ ATMAYA GÖTÜREN SÜREÇ
PKK ile görüşmeler dolaylı ve dolaysız 5 yıl sürdü. 2009 Nisan ayından itibaren başlayan dev KCK operasyonları, Habur dönüşü sonrası kapatılan DTP, seçim öncesi “Bu ülkede Kürt kardeşimin sorunu var, ama Kürt sorunu artık yok” diyen Erdoğan’ın sözleri, bugünlerin işaret fişekleri oldu.
ÖCALAN ARADAN ÇEKİLDİ
13 Ağustos 2010’da başlayan “eylemsizlik” kararı seçime kadar bazı olaylar hariç devam etti. Masaya somut öneriler bekleyen PKK, kendisinin tasfiye edileceğini sezdi. Seçim sonrası Öcalan’ın “31 Mayıs’tan sonra aradan çekiliyorum” açıklamasıdan sonra, kırılgan yapı tamamen çöktü ve PKK savaş baltalarını çıkardı.
30 YILLIK BİRİKİM!
Aysel Tuğluk imzalı Yasemin Çongar’a gönderilen mektubun KCK operasyonları kapsamında tutuklanan Nihat Oğraş tarafından cezaevinde kaleme alındığı iddia edilmişti. Askeri ve siyasi örgütlenmesini tamamlamış bir yapının neden silah bırakmadığı mektupta yer alan “Kürtler bu kadar badireden sonra bunu yaparlar mı sizce? Yapmıyorlar zaten” sözleri anlatıyor.
PKK’DAN İKİ MESAJ
Bu strateji içinde hareket eden terör örgütü, saldırının yeri ve zamanlaması manidar. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün üç önce gittiği birlikleri basmaları tesadüf olamaz. Saldırıyla “Seni tanımıyorum burası benden sorulur” havasını veriyorlar. 19 Ekim 2009 Habur karşılamasının yıl dönümünde saldırmaları da bir başka ilginç nokta. 11 Ekim 2011’de Habur’dan gelen gruptan 7 kişi hapis cezasına çarptırılmıştı.