Haber 16

Yabancı medyada Erdoğan yorumları

Başbakan Erdoğan’ın Mısır ziyareti dış başında büyük yankı buldu. İngiltere, ABD, İsrail, İspanya ve Almanya gazetelerinin vurgu yaptığı nokta ortaktı.

Yabancı medyada Erdoğan yorumları
  • Medya-Magazin / Son Dakika
  • 14 Eylül 2011
  • Yabancı medyada Erdoğan yorumları için yorumlar kapalı
  • 453 KEZ OKUNDU

Guardian, Erdoğan’ın Kahire’de yaptığı ateşli konuşmada Birleşmiş Milletler’e artık Filistin bayrağı çekilmesi çağrısında bulunduğunu, Filistin devletini tanımanın bir seçenek değil zorunluluk olduğunu söylediğini aktarıyor.


‘ERDOĞAN BİR MEDYA YILDIZI’


Gazete, Erdoğan’ın dört günlük Kuzey Afrika turunun Türkiye’nin Orta Doğu’da ağırlığını artırma ve İsrail’i yalnızlaştırmayı amaçladığını belirtiyor. Erdoğan’ın Kahire’de coşkulu bir kalabalık tarafından karşılandığını, medyanın ziyarete büyük ilgi gösterdiğini belirten Guardian, “Türk-Arap birliğine vurgu yapan Erdoğan, Türkiye’nin Arap baharının kalbinde lider rolü oynamak istediğini saklamıyor” dedi. Yazıda Sultan el Kasımi adlı bir Arap dünyası uzmanının şu sözlerine yer veriliyor:


“Erdoğan bir medya yıldızı. Arap liderlerini zor duruma düşürüyor. Memleketlerine gidip onları eleştiriyor. Biraz fırsatçılık yaptığı söylenebilir. Zira, İsrail Gazze saldırısı nedeniyle özür dilemeyi reddettiği için bunu yapabiliyor. Ama ülkesinde iyi işler başardığı için itibarı var.”


DÜŞ KIRIKLIĞI FAKTÖRÜ


Guardian’da Ian Black imzasını taşıyan bir analizde ise Erdoğan’ın yüksek riskli bir oyuna girdiği belirtilerek özetle şöyle deniyor:


“Erdoğan’ın Kahire’de yaptığı konuşmalar, Türkiye’nin Orta Doğu’da daha büyük bir oyuncu olma çabasınında mükemmel bir platformdu. Gazze saldırısından sonra İsrail’le onlarca yıl sürdürdüğü ittifakı bozarak bu ülkeyi açık bir şekilde eleştirmeye başlayan Türkiye’nin bölgede daha güçlü bir rol oymama arzusu, bir düş kırıklığının ürünü. Zira Türklerin Avrupa Birliği’ne katılma çabaları Almanya ve Fransa tarafından fiilen engellenmiş durumda. İran’ın aksine Türkiye, sempatik bir Sünni güç. Türkiye’ye, İsrail’e karşı sesini diğer Arap ülkelerinden daha fazla yükseltebildiği için hayranlık duyuluyor.


‘ABD, DOĞAL OLARAK İSRAİL’İ SEÇER’


Analizde, “Bütün bu heyecana rağmen, Türkiye’nin çok ileri gidemeyebileceği” belirtiliyor:


“Türkiye Suriye krizinde çok aktif olmasına karşın, Beşar Esad’ın gitmesini isteyen Batılı ülkeler kadar sesini yükseltemedi. Erdoğan ABD, İsrail ve Filistin Özerk Yönetimi’nin tepki göstermesi olasılığı nedeniyle Gazze’ye gitmeme kararı aldı. Foreign Policy Journal dergisinde Daniel Wagner, Erdoğan’ın bahislerin daha fazla yükseltilemeyeceği bir oyuna girdiğini yazıyor. Wagner şöyle diyor: ABD Türkiye ile İsrail arasında bir seçim yapmak zorunda kalsa doğal olarak İsrail’i seçer.”


Financial Times da Erdoğan’ın Kahire’de İsrail’e sert suçlamalar yönelterek, İsrail’i alarma geçiren ve Amerika Birleşik Devletleri’ni kaygılandıran dış politika değişikliğini perçinlediğini belirtiyor. Gazete, Kahire’de Erdoğan’a sevgi gösterisinde bulunan bir kişinin, “Erdoğan’ın tavrı Arap liderlerinkinden çok iyi. İsrailli diplomatları ülkesinden ilk o kovdu” dediğini başka bir göstericinin “Erdoğan liderimiz olsaydı, Kudüs’ü kurtarırdık” yazılı bir döviz taşıdığını aktarıyor.


‘TÜRKLERİN GÜÇLÜ, BİZİM ZAYIF OLDUĞUMUZ BİR DÖNEMDEYİZ’


Ancak Financial Times’a göre Emad Gad adlı siyaset uzmanı, Kahire’nin bu aşamada Ankara’yla yakınlaşma konusunda gönülsüz davrandığını yazıyor. Uzman şöyle diyor:


“Ülkenin idaresini elinde bulunduran askeri konsey ve hükümet Türkiye’yle stratejik bir ortaklık başlatmak için zamanın uygun olmadığını düşünüyor olabilir. Çünkü Türklerin güçlü, bizim zayıf olduğumuz bir dönemdeyiz.”


‘İSLAM DÜNYASININ YENİ SESİ’


Times gazetesi de Erdoğan’ın Kahire’de kendisini “İslam dünyasının yeni sesi” olarak göstermeye çalıştığını yazıyor. Gazete Erdoğan’ın “Gazze’de ağlayan Filistinli bir çocuk, Ankara’daki bir annenin yüreğini sızlatır” sözlerini öne çıkardı.


Daily Telegraph ise, Erdoğan’ın uluslararası topluma Filistin’i tanıma çağrısında bulunarak Amerika’yı karşısına aldığını yazıyor. Gazete, Erdoğan’ın Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne yapacağı tanınma başvurusu öncesinde diplomatik harareti yükselttiğini vurguluyor. Daily Telegraph, ABD Başkanı Barack Obama’nın Arap dünyasını kızdırma pahasına İsrail’e bu konuda destek verdiğini ve “Güvenlik Konseyi’ne böyle bir başvuru gelirse şiddetle karşı çıkacağız” dediğini aktarıyor.


Haberde şöyle deniyor:


“Araplar arasında ve gelişmekte olan ülkelerde Filistinlilerin girişimine büyük destek var. Filistinlilerin müzakerelere bağlı kalacağı taahhüdünde bulunması koşuluyla bazı Avrupa Birliği üyelerinin de karar tasarısına destek verebileceği belirtiliyor. İngiltere henüz elini belli etmedi.”


‘İSRAİL DE FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIMALI’


Guardian yazarı Jonathan Freedland ise sadece İngiltere’nin değil, İsrail’in de Filistin’in tanınma başvurusuna destek vermesi gerektiğini yazıyor.


Yazar tasarıya karşı çıkılmasının İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’yu güçlendireceğini, El Fetih’i zayıflatacağını, Avrupalıları “işe yaramaz riyakarlar” durumuna düşüreceğini belirtiyor. Freedland şöyle diyor:


“Gerçek şu ki, Birleşmiş Milletler’de tasarıya evet denmesi birçok Filistinlinin hayatını değiştirmeyecek. Ama hayır demek bir felaket olacak. İsrail’de sertlik yanlılarını güçlendirecek, Filistin’de barış yanlılarını zayıflatacak ve ölüm döşeğindeki iki devletli çözümü boğacak.”


Basında yer alan diğer başlıklar şöyle:


Independent: Türk Başbakanı, Arap dünyasının lideri olmayı hedefliyor. Üç ülkeyi kapsayan gezi, Türkiye’nin İsrail’e tavrını sertleştirdiği, Ortadoğu ve Afrika’daki Müslüman devletler arasında başlıca güç olmayı amaçladığı bir dönemde gerçekleşti.”

Guardian: Türk demokrasisi güçlenmeseydi, Türkiye şimdiki pozisyonuna gelemezdi. Şimdi hükümet askerin müdahale korkusu olmadan politika yürütebiliyor. Birkaç yıl önce İsrail’e karşı sert tavır alınması düşünülemezdi bile. Şu anda bölgede tanık olduklarımız, Ortadoğu’yu Avrupa’ya bağlayan stratejik bir güç olarak Türkiye çağının geldiğine işaret ediyor. Bu,Ankara’nın dış politikada bağımsızlık ilanıdır. Ortadoğu bundan böyle asla aynı olmayacak.


Daily Telegraph: Erdoğan, Avrupa Birliği üyeliği girişimlerinden sonuç alamayınca Araplar arasındaki en duygusal konu olan Filistin davasının savunuculuğuna soyunarak bölgede gücünü artırmak istiyor. Erdoğan bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu’nun parçası olan Mısır’ı 15 yıl sonra ziyaret eden ilk Türk lideri. Ziyaret Kahire sokaklarında İsrail’e öfkenin arttığı bir döneme rastlıyor. Ancak, Mısır’ın geçici askeri idaresinin Erdoğan’ın ziyaretine şüpheyle baktığı söyleniyor.”

Times: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haziran ayındaki seçim zaferinin ardından, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra Türkiye’nin en güçlü lideri haline geldi. İsraille tarihi bağlarını parçalamsı, Arap dünyasına ona popülarite kazandırdı.


ABD

New York Times
: Mısır’da bazı İslami siyasetçiler kendilerini ‘Mısırlı Erdoğan’ diye pazarlamaya çalışıyor. Kahire’deki diplomatik görüşme öncesinde popüler bir talk showa katıldı ve sunucu Mona el-Shazly, onu ‘sadece Türkiye’de değil, Araplar ve Müslümanların büyük bir bölümünde de hayranlık beslenilen adam’ şeklinde Oprah Winfrey tarzı bir biyografi ile karşıladı. Erdoğan, televizyon şovunu, Türkiye modeli olan İslamcıların önderliğindeki demokratik kapitalizminin erdemlerinin reklamını yapmak için kullandı.


İSRAİL

Haaretz: Erdoğan’ın İsrail karşıtı bir tutum sergilemesi, halkın İsrail’le barışın iptal edilmesini isteklerini dengelemeye çalışan Mısır yönetimini zor durumda bırakacaktır. Mısır yönetimi, Erdoğan’ın varlığının İsrail karşıtı gösterilere neden olmasından endişe ediyor.


İSPANYA

EL PAİS: “Türkiye, İslami demokrasiyi ihraç ediyor. Başbakan Erdoğan, Ankara’yı bölgenin siyasi ve ekonomik referansına dönüştürmeyi amaçlayan, Arap baharı ülkeleri gezisine Mısır’dan başladı.


ALMANYA

RHEİNİSCHE POST: Erdoğan ateşle oynuyor. Erdoğan ziyaretleri ile kendine Arap kitlelerinin kahramanlığı rolünü biçti. Erdoğan’ın hesabı basit, Arap ülkelerinde ve Türkiye’de popüler olan İsrail karşıtlığını Türkiye’yi bölgesel güce dönüştürmede kullanmak. 

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ