Haber 16

Kılıçdaroğlu neyin rovanşını alıyor?

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Aile Sigortası ile başladığı konuşmasında Ak Parti’ yi hesap bilmemekle suçladı. Yürüyen merdivene değinen Kemal Kılıçdaroğlu durumu insani olarak niteledi ve Başbakan’dan rövanş aldı.

Kılıçdaroğlu neyin rovanşını alıyor?
  • Politika / Son Dakika
  • 22 Şubat 2011
  • Kılıçdaroğlu neyin rovanşını alıyor? için yorumlar kapalı
  • 302 KEZ OKUNDU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ”AKP ile bizim aramızda devlet açısından bir fark var. Onlar devleti baskı aracı olarak görürler, biz devleti vatandaşa hizmet aracı olarak görürüz” dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


Milletvekili genel seçimin yapılması planlanan 12 Haziran tarihine henüz vakit olduğunu, ancak CHP’nin seçim bildirgesini açıklamadan önce projelerini tanıtmaya başladığını ve bu yöntemle projelerin toplumun her katmanında tartışılır hale gelmesini istediklerini söyledi.


CHP’nin çözüm önerileri bulunmadığı yönündeki eleştirilerin doğru olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, bir süre önce açıkladıkları Aile Sigortası Projesi’nin bu önerilerin en güzel örneklerinden biri olduğunu kaydetti.


Projenin, CHP’nin aileye verdiği önemi, ailenin kutsallığına olan inancını ortaya koyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ”Aile Sigortası, bir barış projesidir, insan onuru projesidir, geleceğe güvenle bakma projesidir.


Aile Sigortası Projesi, CHP’nin de ötesinde bir Türkiye projesidir. Bunu getirdik ve uygulayacağız’ diye konuştu.


Kılıçdaroğlu, bu projenin, 1971’de TBMM gündemine geldiğini, ancak hayata geçirilmediğini, bu nedenle ”40 yıllık hayal” olarak nitelendirdiklerini belirterek, sözlerini ”Hayali kim üstlendi?


Biz üstlendik. Kim gerçekleştirmeyi taahhüt ediyor? CHP, yani halkın partisi” şeklinde sürdürdü.


Projenin, geliri olmayan ya da asgari ücretin altında olan ailelerde kadınların banka hesabını en az 600 TL yatırmayı öngördüklerini anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’li yöneticilerin projenin kaynağı konusunda kendilerini eleştirdiğini hatırlatarak, ”Çünkü Başbakan korktu. Korktuğu başına geldi. Projeleri açıkladık.


Şimdi onların yanıtını vereceğim. Hesabımızı biliyor muyuz, bilmiyor muyuz? Kim hesap biliyor, kim hesap bilmiyor” dedi.


CHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü:


”Projenin özünde aileyi korumak, muhtaç etmemek vardır. Sosyal devleti güçlendirmek vardır. Bunlar sosyal devletin ne olduğunu bilmezler. Onlar devleti ele geçirip vatandaşa baskı yapma aracı olarak görürler. Onların devlet anlayışı budur.


Yurttaşlarım çok iyi bilsinler, AKP ile bizim aramızda devlet açısından bir fark var. Onlar devleti baskı aracı olarak görürler, biz devleti vatandaşa hizmet aracı olarak görürüz. Onlar özgürlüğü kısıtlarlar. Yürüyüş mü yaptın? Coplarlar. Konuştun mu? Sustururlar. Biraz daha ileri mi gittin?


Silivri’ye gönderirler. Muhalefet etmeyeceksin onlara göre. Recep Bey ne derse, ‘hık’ diyeceksin. O ne derse, ‘tamam efendim’, ‘doğrudur efendim’… Aksi mi? Aksini kimse söyleyemez.


Onların devlet anlayışı bu. Onun için biz özgürlüğe susuyoruz, toplum nefes alamıyor, baskı altında. O nefes borularını açacak olan CHP’dir.”


AK Parti’nin Acil Eylem Planı’nda, ilk üç ay içinde yoksulluk envanteri çıkarılmasının yer aldığını, ancak 8 yıllık iktidarları döneminde böyle bir envanter çalışmasının yapılmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında sağlıklı bir yoksulluk envanteri çalışması gerçekleştirileceğini söyledi. 


”YOKSULLUĞU BİTİREN PROJE ÜRETİYORUZ”


Kendilerinin yoksula bakış açısının AK Parti’den farklı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ”AKP ve CHP arasında siyahla beyaz kadar fark vardır. Biz yoksulluğu bitiren bir proje üretiyoruz.


Bizim hesabımızda kitabımızda yoksulluk yoktur, tarihe gömülmüştür. Bunlar yoksulluğu yönetmeye ve artırmaya çalışıyorlar’ dedi. AK Parti’nin yoksul insanları, ”arka bahçesi” haline getirmeye çalıştığını ileri süren Kılıçdaroğlu, vatandaşın kimseye minnet etmeden sandığa gidebilmesinin önemli olduğunu söyledi.


AK Parti’nin izlediği ekonomi politikalarının yoksulluğu engellemeye yönelik olmadığını iddia eden Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2009 verilerine göre ülkede yoksul sayısının 818 bin kişi arttığını söyledi.


Kılıçdaroğlu, ”Bizim yoksula, vatandaşa bakış açımızla AKP’nin bakış açısı arasında siyahla beyaz kadar fark vardır. Biz temiziz, onlar kara. Biz yoksulu düşünürüz, onlar kendilerini. Biz ülkeyi düşünürüz, onlar kendilerini” diye konuştu.


”KERRAT CETVELİNİ DE ÖĞRENEMEMİŞ”


Yoksul sayısının artmasının ancak ”beceriksiz bir yönetimde mümkün olabileceğini” ileri süren Kılıçdaroğlu, Aile Sigortası Projesi’nin maliyetinin hesaplanması hakkında da bilgi verdi. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:


”Çarptım, hesabını yaptım diyor Sayın Başbakan. Diyor ki bunun yıllık tutarı 24 milyar lira. Ne diyeyim, ne söyleyeyim bu Başbakan’a. Matematik biliyor desem, samimi söylüyorum yaptığı hesap dolayısıyla bildiği konusunda endişem var. Ben de hesap yaptım.


12 milyon 715 bin kişi. Doğru. Çarptık 600 TL ile bir ayda 7 milyar 600 milyon lira eder. Onu da çarptık 12 ile, 91 milyar lira… Sayın Başbakan kaç lira demişti, 24 milyar lira. Kim hesap bilmiyor?


Dört işlem…İlkokul mezunu, ilkokul mezunu bile değil hesap makinesini kullanan birinci sınıf, belki anaokulu öğrencisi bu hesabı yapıyor da sen oturmuşsun Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetiyorsun, o koltuğa gelmişsin bu basit hesabı yapmaktan bile acizsin.


Bu millet sana nasıl güvenecek? Hesap bilmiyor, hesap bilmeyen adam kalkmış bize Aile Sigortası’nın kaynaklarını anlatacak. Önce hesabı, kitabı, dört işlemi bil. Biz de derlerdi ya kerrat cetveli… Onu da öğrenememiş, öyle anlaşılıyor.


Ben hep şunu söylerim, Recep Bey şu camlardan konuş da camın dışında konuşma. Çünkü metin akar, sen de okursun böylece mesele yok.


Ama öyle anlaşılıyor ki bu hesabı birileri doğru yaptı ama o cama bakmadan yine bildiğini okuyor. Matematik hayatın kendisidir. Matematik bilimin temelidir. Matematiği bilmeyen bir insan ülkeyi yönetemez.”


Kılıçdaroğlu şunları söyledi:


Geçenlerde projelerimizden birini açıkladık. Aile sigortası her ortamda tartışılıyor. Biz aile kurumunun önemli olduğunu gördük. Her gittiği yerde iktidar eleştirdi… Kaynağı sordu…


Onların devlet anlayışı baskıdır. Bizim anlayışımız ise hizmettir. Baskıdan milletnefes alamıyor. Yoksulluk envanteri yapacağız… Ama diğerleri gibi olmayacak sağlam olacak. AKP iktidara gelince  ilk 3 ayda envanter çıkaracaktı 8 yıl oldu daha çıkmadı. Halka doğruları söylemiyorlar…


Biz yoksulluğu bitirmeye çalışıyoruz. Onlar ise artsın bütün yoksullar esirim olsun istiyorlar… Biz ne diyoruz. Vatandaşa kimseye muhtaç olmadan sandığı özgür iradenle gideceksin…


TÜİK verilerine göre 2009’da yoksul sayısı 818 bin kişi arttı. Bunlar yoksulluğu yönetiyorlar… Eğer savaşılsa idi azalmaz mıydı? Biz yoksulu düşünürüz onlar kendi geleceklerini düşünürler…hangi ülkede kriz yok bir şey yok yoksul sayısı artar…


Başbakan hesabını yapmış bunun tutarı 24 milyar lira eder diyor. Matematik biliyor diyor. 12 milyon kişi bir ayda 7,2 milyar 12 ayda 84 milyar ediyor. O koltuğa gelmişsin bu basit hesabı da yapamıyorsun…. O hesabı birileri doğru yaptı ama o yanlış okudu. Matematik hayatın kendisidir. Bilimin temelidir. Böyle bir insan ülkeyi yönetemez…


AKP aile kavramını da bilmiyor. Biz aile sigortası hesabı yapıyoruz o kişi hesabı yapıyor…. AKP Genel Başkanı itirafta bulundu. Siz 12 milyonu esas almışsınız yanılmışsınız diyor. Siz kayıtdışı yoksul var diyor. Yoksul sayısı 12 milyondan fazla demek istiyor. Biz hesabımızı kayıtdışını da dikkate alarak yaptık. Biz ülkeyi ondan iyi biliyoruz. Biz kayıtdışını dikkate aldık ona göre yaptık. 13 milyonu dikkate aldık hesabı ona göre yaptık. Yoksulun derdini çözmek bizim boynumuzun borcudur. En 600 lirayı aile hesabına yatıracağız… Aileyi bilmiyorlar ki, Anadolu nedir bilmiyorlar ki? devlette kaç kurum onu yapar bilmiyorlar ki! Bizim kurmaylarımız hepsini bilir ve yapar…


Burası CHP’dir AKP değildir. Aldatanlar ve Kandıranlar partisi değildir. Hesabı kayıtdışı yoksulları da dikkate alarak yaptık. Ben hesap uzmanlığı mesleğine 3. olarak girdim ve kazandım. Benim mesleğim hesap uzmanıdır. Çıksın kendi mesleğini söylesin bakayım… Benim hayatım arkadaşlarım… Bizim hayatımız devletin rakamları içerisinde geçti. Biz bunu üniversiteleri de görüştük. Bizim ağzımızdan çıkanlar 7-8 kez test edilmiştir. Biz bunu biliriz. Onlar nasıl bilirler… Onlar köşe nasıl dönülür bilirler… Ellerini vatandaşın cebine atmayı bilirler… Sonuna kadar bize güvenin yeter ki bu ülke düzgün yönetilsin…


Bunların bir mahareti var. Hortum değil ama ellerine o konuda su dökülmez. Bunlar milletin gözünü boyama konusunda Türkiye iyidir diye profesörlerle propagna yapıyorlar… Hesabını herkesin iyi yapması lazım…


Devletin borcu 148 milyar dolarken kişi başına düşen 2200 dolardan 4300’e çıktı. İç borç stoku 149 milyardan 352 milyara çıktı. 80 yılda ödenen faiz 135 milyar lira 8 yılda 408 milyar lira… O parayı fakir fukara ödedi. Şirketlerin kredi borcu 56 milyardan 377 milyara çıktı. Cari işlemler açığı 626 milyon dolar şimdi 48 milyar 600 milyon dolar… 80 yılda verilen cari açık 57 milyar dolar 8 yılda verilen 219 milyar dolar… Sıcak para yani kumar parası vatandaşı hortumlayan para 6,6 milyar dolarken şimdi 113 milyar dolar… Karşılıksız çek sayısı 1milyon 911bine çıktı…


Çıksın desin ki RTE bu liste yanlıştır, bu listeyi onun boynuna asarım.. .Biz halk için halkın çıkarları için çalışacağız… CHP işsizin, halkın partisi… CHP hortumcuların partisi değil. Alınteri ve emeğin partisidir… Hortumcu CHP’nin kapısındna içeri adım atamaz… Verdiğimiz 600 lira sadece yoksula yaramayacak… bakkalın, kasabın da kazancı olacak… Onlar da sanayiyi kazandıracak. Biz ekonomiyi canlandıracağız… Bütün kadınların aile sigortasını kadın hesabına yatıracağız… Kadınlara sesleniyorum size seçme seçilme hakkını getiren CHP’dir. Size ekonomik güvence tanıyan da CHP’dir. Bu iki alan çok önemlidir. Onların evi CHP’dir… Aile sigortası ile şunu da hedefliyoruz sağ elin verdiğini sol el görmeyecek… RTE’nin yüreği hoplayacak amma biz sadece para değil belirli bir doğal gazı bedava vereceğiz… Neden o işin peşindeyiz…


Hafta içi 3 gün Van’da idik. Van denizinin kenarında idik. Toplantıya 100 lerce insan katıldı. Biz dinleyici konumundaydık. Doğu ve Güneydoğu’da neden oy alamıyoruz diye düşündük… İnsanımıza saygılıyız seviyoruz kopukluğun nedenini tartıştık… Benzerini İstanbul’da yapmıştık. Sadece doğu ve güneydoğuyu değil Türkiye’yi de tartıştık. Katılanların çoğu CHP’li değildi. Arada bir sağır diyaloğu oluştuğunu gördüm… Birbirimizi dinledik ortak payda da oluşturabileceğimizi gördük. Bu ülkede yaşıyor ülkenin birliği için gayret sarfediyoruz. CHP’den beklentilerini öğrendik. Oturduk özgürce tartıştık…


Olay bizim düşündüğümüz gibi 3. yol olayıdır… Biz o bölgeye 3. yol olarak gideceğiz. İnsana saygıyı başımızın üstünde taşıyacağız… Bizi protesto eden Vanlılar da vardı onlara saygılarımı gönderiyorum. Ben RTE değilim bana sorunu olan her vatandaş gelecek derdini çekebilirim…. Haksız  baskı ve gözaltılar var… Nerede bir hukuksuzluk varsa çalacak kapı CHP’dir.


Üretim yapan kamu kurumları kapanmış. işsizlik artmış. Vanlılar gerilemişlerse Van yaylarında hayvan kalmamışsa son 2 yılda Van’da 58 yurtaş öldürülmüş…


Diyarbakır dışında Van’da da iki yeni hapsane yapıyorlarmış. Herkes fabrika bekler onlar hapishane yapıyor. Eğitimde de gerilemiş. Ben söylemiyorum. Devletim kurumu söylüyor. Vanlı bir Milli Eğitim Bakanı aldı Van geriledi. Van’da kim ilerledi onu da baksın görsün…


Ben merdivenden ters indim diye bir başbakan diline alay konusu yaptı. Duran bir merdivenden iniyorum… Ben sormak istiyorum. Sayın Başbakan sen ata bindin atı 4 kişi tutuyordu sen o beygirin üstünden düştün sana bir şey dedik mi? Arabada içerde kaldın balyozla cam kırdılar sana bir şey dedik mi? Kimllik dağıtım toplantısında kabloya ayağın takılıyor zor tuttular. Futbol oynarken kolunu kırdı. Sen futbolu kolunla mı oynuyorsun… senin korumalarından bazıları arabalarını çaldırdı Bakanların helikopter pervanesine gidiyordu. İnsanda biraz ahlak olur biraz adam olur… Dürüst olur perişan olur sen kasımpaşa’yı da perişan ettin. Ben Van denizi demişim… Vanlılar Van Denizi derler senin haberin yoksa ben ne yapayım… Benim klavuzum belli Mustafa Kemal ama senin klavuzun kim bilmem… Siz ülkenizi bilmezseniz

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ