Yazıcıoğlu’na 10 milyonluk suikast
Ergenekon sanıklarından Erol Ölmez’in, Yazıcıoğlu’nun ‘suikast’ sonucu öldüğü yönündeki iddialarına yönelik açıklamalarının ardından tanık sıfatıyla ifadesinin alındığı ortaya çıktı. Ölmez, iddiaları doğrulayan bilgiler verdi.
Kenan Kıran’ın haberi Silivri Cumhuriyet savcısı Nejat Çakır, 21 Temmuz 2009 tarihinde Erol Ölmez’in ifadesini aldı. Erol Ölmez ifadesinde, 1998 yılından beri Ergenekon adlı bir oluşumun var olduğunu, Muhsin Yazıcıoğlu’nun susturulması için Çerkez Ali isimli kişiye 10 milyon dolar para teklif edildiği toplantıya katıldığını söyledi. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı; Erol Ölmez’in tanık ifadesini, Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümüyle ilgili soruşturmayı yürüten Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Erol Ölmez’in, Silivri Cezaevi’nde tutuklu iken savcı Nejat Çakır tarafından ifadesi alınmış. Erol Ölmez; Muhsin Yazıcıoğlu’na sabatojın kimin tarafından nasıl ve ne şekilde işlendiği konusunda bilgi vermesinin mümkün olmadığını belirterek, “Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümü kaza değildir, sabotaj olduğunu kesin olarak bilmekteyim ve bundan da eminim. 2007 yılının sonlarında Çerkez Ali kod adlı kişi ile ben ve siyasi bir milletvekili olan, aynı zamanda bu kişi MİT’le bağlantılı ve Amerikan bağlantılı olan şahısla, Muhsin Yazıcıoğlu’nun susturulması için Çerkez Ali isimli kişiye 10 milyon dolar para teklif edildiğini biliyorum çünkü ben toplantı olduğunda ordayım. Bu sabotaj olayı aslında 2008 yılında planlanmıştı” dedi. “ÇOK İYİ PLANLANMIŞ SABATOJ” 2008 yılında Ergenekon furyası patlayınca 2009 yılında Muhsin Yazıcoğlu’na sabotajın gerçekleştirildiğini savunan Erol Ölmez, “Bu anlamda söyleyeceğim tek söz arkasında olan güçlerin kimliği ve bilgileri devlet konumuna sahip kişilerdir. Ancak bu şahısların isimlerini açıklamak istemiyorum çünkü şu an gizli kalmasından yanayım. Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopter kazası çok iyi planlanmış sabotajdan ibarettir. Kesinlikle ölümünün arkasındaki gerçekler kaza değildir ancak ben sabotajın hangi araçlar kullanılmak suretiyle gerçekleştirildiğini bilmiyorum” diye konuştu. “ERGENEKON OLUŞUMU 1998’DEN BERİ VAR Erol Ölmez, 1990 yılından 2007 yılının sonuna kadar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşanan bir çok üstü örtülmüş olaylar dahil olmak üzere kapanmış tüm konulara bire bir şahit olduğunu belirterek, “Bunlar da yaşantımın gerçeğidir. Aslında 1998 yılından beri Ergenekon adlı bir oluşumun var olduğu doğrudur. Atakurtlar Cumhuriyet Ordusu Ergenekon’un sağ kanadını oluşturmaktadır. Bu özel birimin içinde istihbarat ve silahlı eğitim görmüş tetikçiler mevcuttur. Ben Atakurtlar Cumhuriyet Ordusu liderliğini yaptım. Bu da tutuklandığım ana kadar devam etmekte idi. Bundan dolayı Türkiye’de yaşanmış bir çok gerçeklere ve üstü örtülü dosyalara bire bir şahidim. Bunlarında en önemlisi 1992 yılında ben Bosna-Hersek’ten özel görev aldım. Ben Erol Ölmez olarak Bosna-Hersek’te savaştım ve Bosna-Hersek’ten tutuklandığım ana kadar bir çok aydınlanmayan, karanlıkta kalan tüm olayları bire bir yaşamış şahidim. Bu da benim ifadem, vicdanen rahatsız olduğum konudur. Bunlar hakkında da geçici bir süre bilgi vermek istemiyorum” şeklinde konuştu. Ölmez, Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında 26 Ocak 2008 tarihinde tutuklanmış, 19 Ekim 2009 tarihinde tahliye olmuştu. “ERGENEKON’UN SAĞ KOLUYUM” Erol Ölmez, tanık ifadesinde ismi geçen ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun susturulmasına yönelik toplantıya katıldığını iddia ettiği “Çerkez Ali” hakkında ilginç bilgiler veriyor. Ölmez, 1990’da askerken hayatının tamamen değiştiğini, usta birliğinde tanıştığı “Çerkez Ali’’ kod adlı kişi tarafından askerliğinin sonlandırılarak özel bir birimin içine aldığını iddia etmişti. Asıl adı “Atakurlar’’ olan birlikteki istihbarat ve silahlı kanatta yetiştirildiğini, “İstanbul Avrupa yakası ve tüm Trakya’nın başkanı’’ olduğunu öne süren Ölmez, daha sonra 1998 yılında kurulan “Ergenekon’’ yapılanmasında görev aldığını ifade etti. Ölmez, dilekçesinde, “Atakurlar, ismine ekleme yapılarak, ‘Atakurtlar Cumhuriyet Ordusu’, Ergenekon’un sağ kolu olmuş, istihbarat ve silahlı kanadı oluşturulup Ergenekon’a dahil edilmiştir. Bu birim, şu anda olduğu gibi halen aktif haldedir. Ben çok özel olarak eğitim almış, en iyi şekilde yetiştirilmiş bir kişiyim. Atakurtlar Cumhuriyet Ordusu’nun bir askeriyim’’ demişti.