Doğan’ı Özkök’e mektupla ispiyonlamışlar!

Mutlu Çölgeçen’in haberi

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşmaları devam eden Balyoz darbe planı davasında bir numaralı sanık durumundaki 1. Ordu eski Komutanı Orgeneral Çetin Doğan’la ilgili önemli bir ayrıntıya ulaşıldı. 2002-2003 yıllarında bazı üst düzey subayların Org. Doğan’ın içinde bulunduğu faaliyetleri uyarıcı bir şekilde Genelkurmay Karargahı’na mektuplar yazdığı ortaya çıktı. Albay ve yarbaylar tarafından yazılan mektuplara göre Org. Doğan, emir komuta zinciri dışı faaliyetler içinde bulunuyor ve komutanlarına hakaret ediyordu.

İddiaları dikkate alan dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, mektupların karargah kayıtlarına girmesini sağladı. Alınan bilgilere göre olay şöyle gelişti. Genelkurmay kayıtlarına giren mektuplar 2002 ve 2003 yıllarında üst düzey subaylar tarafından yazılarak karargaha gönderildi. Toplam 8 adet mektuptaki iddiaların ciddi olması nedeniyle dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Özkök, mektupların kayda alınmasını ve dosyaya girmesini istedi. Org. Özkök’ün emri ile mektuplar, halen Genelkurmay İkinci Başkanlığı görevi yürüten dönemin Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Aslan Güner’in “‘Bir örnek muhafaza edilsin’ emri ile dosyaya konuldu” notu ile Genelkurmay Karargahı kayıtlarına girdi. Mektuplar, Genelkurmay Başkanları’nın özel direktiflerinin yer aldığı “özel bölüm”e kondu. Dönemin Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığı 3. Temel İstihbarat Şube Müdürü Kurmay Albay İ.F.Yücebilgiç’e gelen mektuplarda şu ayrıntılar yer alıyor:

ÜSTLERİNE HAKARET EDİYOR: “1. Ordu Komutanı Çetin Doğan, TSK’nın gelenek ve teamüllerine aykırı olarak başta Genelkurmay Başkanımız olmak üzere, Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Aytaç Yalman ve Org. Yaşar Büyükanıt gibi komutanlarımızı karalayıcı tutum ve davranışlar içerisindedir. Bu yöndeki söylem ve davranışlarını küçük rütbeli personelin yanında yapması hayret vericidir.”

KOMUTAN BAŞKA HESAP İÇİNDE: “Bunun iki anlamı vardır: Ya bu komutanımız bulunduğu makamın gerektirdiği olgunluğa sahip değil, ya da işin içerisinde başka hesaplar bulunmaktadır. Diğer ordu komutanlarına kadar uzanan bir destek tabanı oluşturarak yükselmek istemektedir. Her iki ihtimalin de kabul edilebilecek bir tarafı yoktur. Unutulmamalıdır ki memleket için şahsi beklentilerini bir kenara bırakanlar, çıkarları peşinde koşanlara göre, çok daha fazla sevilecek ve arkasında olunacaktır.”

KOMUTANLAR MAKAMLARINA SAYGILI OLMALI: “Emir komuta yapısı içerisinde her makam ve onu temsil eden her komutan bir değerdir. Silahlı kuvvetler kişileri bir makama getiriyorsa, o kişiler bu makamların gerektiği saygınlığa ve dürüstlüğe sahip olmak zorundadır.”

SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ: “TSK’nın hiyerarşik yapısının ve ananevi değerlerinin bozulmasına, keyfi ve şahsi ihtiraslara alet edilmesine asla seyirci kalamayız.”

NOT VE PARAF ASLAN GÜNER’DEN
Karargâh’a gelen mektuplar, dönemin Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Güner’in şu notu ve parafı ile kayıt altına alınmış: ‘Bir örnek muhafaza edilsin’ emri nedeniyle dosyaya konuldu.

“Komutan’a diyeceğim ki…”

Çetin Doğan kendisine ait olduğu belirlenen ve 5-7 Mart 2003 tarihli 1. Ordu Plan Semineri’nde Milli Mutabakat Hükümeti kurulmasını de içeren sözlerinde üst komutanlara yönelik şu ifadeleri kullanıyordu: “Ben Genelkurmay Başkanı’na, Kuvvet Komutanı’na diyeceğim ki, siz Meclis’i ve hükümeti uyarıcı, bu gidişe dur deyici bir ültimatom verin gerekirse. Gerekirse çağırın ‘bu işin sonu boktur, işte sonunuz böyledir.’ Bu konuda gerekli tertip ve tedbirleri alın. Evvela ulusal birliğimizin, evvela inandırıcı bir milli mutabakat, buraya öyle yazmışım. Milli Mutabakat Hükümeti Kurulması sureti ile halkın tasvip edeceği tarafsız bir hükümet kurulmasını sağlayın…”

Sabah