İşte İsrail’in son Gazze kararı…

İsrail, Gazze’de silah üretiminde kullanılmaya elverişli, çifte kullanıma imkan veren malların listesini belirleyerek, bu listede bulunmayan her türlü mal ve ürünün Gazze’ye girişine izin verileceğini açıkladı.

Açıklamada, Gazze ablukasının yumuşatılmasına ilişkin bu adımların mümkün olan en kısa sürede uygulamaya geçirilmesine de karar verildiği belirtildi.

İsrail Başbakanlığı, bu sabah toplanan güvenlik kabinesinin ardından akşam saatlerinde yaptığı açıklamada, Gazze’ye yönelik ablukanın kolaylaştırılmasına ilişkin alınan karar doğrultusunda, atılacak adımların ayrıntılarını duyurdu.

Açıklamaya göre, Gazze’ye girmesine izin verilmeyecek olan; silah ve savaş malzemeleriyle sorun yaratan çift kullanımlı “sivil ve askeri” maddelerle sınırlı yasaklar listesi yayınlanacak, bu listede yer almayan tüm maddelerin Gazze’ye girişine izin verilecek.

Filistin Yönetimi’nin yetkisi altındaki okul, sağlık tesisleri, su, arıtma, ve benzeri onaylanmış projeler için, uluslararası gözetim altında, çifte amaçlı kullanıma imkan veren inşaat malzemelerinin girişine imkan verilecek. Bu kapsamda, BM’nin Han Yunus’ta konut projesi gibi konut projeleri için de malzeme akışı sağlanacak.

İsrail devletinin, bu tür projelerin daha önceden kabul edilmiş mekanizmalar ve işlemler çerçevesinde onayının hızlandırılması niyetinde olduğu da kaydedildi.

Açıklamaya göre, halen mevcut bulunan sınır geçiş kapılarında, ekonomik faaliyetlerin arttırılarak, daha büyük boyutta mal girişine imkan sağlanması amacıyla kapasite önemli ölçüde artırılacak; bu geçiş noktaları gereksinime cevap veremez hale geldiğinde ve tüm güvenlik endişeleri giderildiğinde ise yeni geçiş noktaları tesis edilecek.

GAZZELİLER’İN GİRİŞ ÇIKIŞLARINA RAHATLATMA

Açıklamada, insani ve tıbbi nedenlerle insanların giriş ve çıkışıyla, İsrail’in uluslararası yardım kuruluşlarının görevlilerin geçişiyle ilgili politikası ve süreçlerin basitleştirileceği de belirtildi. Açıklamada, “Koşullar düzeldikçe İsrail insanların Gazze’ye giriş ve çıkışlarını kolaylaştıracak yeni yöntemleri gündeme alacaktır” denildi. ———- Açıklamaya göre, İsrail Gazze’ye gönderilmek üzere Aşdod limanına gelen malların hızlı denetimi ve ulaşımını kolaylaştırmayı sürdürecek.

Açıklamada ayrıca şöyle denildi:

 “İsrail bu politikanın uygulanması için uluslararası ve bölgesel ortaklarıyla işbirliği ve koordinasyon yapmaktan memnuniyet duyacak ve onlarla bu uygulamaların daha da ilerletilmesini sağlayacak yeni yöntemler konusunda görüşmelerini sürdürecektir.”

ABLUKAYA DEVAM

Açıklamada, Gazze Şeridi için mevcut güvenlik rejiminin sürdürüleceğinin de altı çizildi. İsrail’in ABD, Avrupa Birliği ülkeleri ve diğer ülkelerle birlikte, Hamas’ı bir terör örgütü olarak kabul ettiği vurgulanan açıklamada, uluslararası toplumun Hamas’la ilgili Dörtler Grubu (ABD, BM, AB, Rusya) ilkelerine bağlı kalması gerektiği de kaydedildi.

Açıklamada, Hamas’ın Gazze Şeridi’ni ele geçirip düşman bir bölgeye dönüştürdüğü kaydedilip, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin Hamas’ın ve diğer silahlı örgütlerin silah kapasitesini arttırmasına yardımcı olacak malzemelerin Gazze’ye girişi ile terör eylemcilerinin giriş-çıkışını engellemeye devam edeceği de vurgulandı.

Açıklamada ayrıca, uluslararası kamuoyuna Gazze’ye silah kaçakçılığını durdurmaları; bu arada kaçırıldıktan sonra, 4 yıldır Gazze’de tutulan İsrailli asker Gilad Şlit’in derhal serbest bırakılmasına yönelik çabalarını artırması çağrısı da yapıldı.

İsrail’in, aralarında Mavi Marmara’nın da bulunduğu Gazze yardım gemilerine 31 Mayıs’ta düzenlediği operasyonda 9 Türk hayatını kaybetmiş, uluslararası kamuoyunun da şiddetli tepkisini çeken operasyondan sonra, Gazze’ye uygulanan abluka, yeniden dünya gündemine oturmuştu.

İsrail hükümeti, Mavi Marmara’ya yönelik kanlı baskından sonra BM dahil uluslararası kamuoyunun uluslararası bir soruşturma komisyonu kurulması baskıları altında kalmış, ancak bunu kabul etmeyip iki yabancı gözlemcinin de aralarında bulunduğu bir iç soruşturma komisyonu kurmuştu. Gazze’ye yönelik İsrail açılımı da bu uluslararası baskıları hafifletme girişimi olarak değerlendirilmişti.