OBAMA İLE RENGİNİ BULAN COCA COLA VE ABD’NİN GELECEĞİ
Amerika Birleşik Devletleri 20 Ocak’ta makamına oturacak olan yeni Başkanını seçti. Barak Obama…
Dünya genelinde zayıflayan Amerikan imajına ve yükselen Amerika aleyhtarlığını Obama ile farklı bir boyuta yönelebilir.
Amerikan Başkanları mesela Baba Bush Yale mezunu olmasına karşın çok da zeki olmayan bir rol modelini üstlenmiş hatta Teksas kovboylarının çizmeleri ile basına pozlar vermişti.
Halihazırdaki Amerikan Başkanı George Bush da aynı politikayı izleyerek “salağa Yatma” stratejisini çok iyi uyguladı.
Ancak bütün bunlar “Başkan böyle o nedenle Amerika öyle” mazeretini ilelebet geçer akçe haline getiremedi.
Şimde sahnede Barak Obama var.
Harward Üniversitesi’nin Law Review adlı bültenini yönetmiş ilk siyahi Amerikalı…
Bilgi düzeyini göstermekten çekinmeyecek bir kişi…
Obama Beyaz Saray sembollü Amerika’da adeta Coca Cola’nın rengini bulması oldu.
Coca Cola gittiği ülkede Amerikan etkisinin bir göstergesi olarak algılanıyor.
Biraz daha sert söylemlerle dillendirenlerin ifadesi ile Amerikan Emperyalizmi’nin önemli bir unsuru olarak görülüyor Coca Cola.
Yükselen Amerikan karşıtlığı ile tüketim kültüründeki umursamazlık bir birine karıştığı için Coca Cola bulunduğu ülkelerde can çekişmiyor.
Ama yeni ABD Başkanı ile aha derin bir nefes alacağı kesin.
Barak Obama her ne olursa olsun bozulan Amerikan imajının düzeltilmesi için çok önemli bir manken olarak da kullanılacak.
Bu arada hapishanede tecavüzcüler var diye tüm mahkumları aynı kategoriye koyamayız. Amerika ve Amerikan halkı için de bu geçerli.
Fakat Amerikan Emperyalizmi’nin o değişen rengi – daha uzlaşıcı bir görünüm sergileyeceklerdir – Barak Obama ile yeni bir imaj değeri kazanacağa benziyor.
Demekratların Kongre ve Senato’da çoğunluğu kazanmalarını önemli bir Amerikan Strateji Uzmanı “ The Democrats have dramaticlly increased their control of Congres” değerlerlendirmesi ile ele alıyor.Demokratlar dramatik bir şekilde kongredeki kontrollerini artırdılar. (manasına gelebilecek bir ifade)
Burada akla gelen soru şu. Amerikan parti sisteminde ülkemizde olduğu gibi bir parti disiplini var mı?
AK Parti’de Sayın Başbakan’ın nüfuzu ve etkisi tartışılmaz. Bu önemli bir parti içi disiplini beraberinde getiriyor.
Tabii Sayın Erdoğan muktedir olduğu sürece AK Parti’nin Milletvekilleri başkanlarını daha bir dikkatle takip edip ortak politika zemininden çıkmayacaklardır.
Benzer bir hakim olma maharetini Barak obama Demokrat Parti’nin Amerikan Meclisi’ndeki temsilcileri üzerinde gösterebilecek mi dersiniz?
Bush’un bir sözü ile yazımı bitirmek istiyorum. “Güç ve onun getirdiği iktidar yetisi bir başkanlığı çok hızlı tepetaklak edebilir”
Son bir not: Amerikan Başkanı sanki dünya başkanı imiş gibi yayın ve yorum yapan tüm medya organlarını – Türkiye’de, Avrupa’da, dünyanın dört bir yanında, Sağduyu ve insafa davet ediyor, bu imajın toplumların esaretini artıracağını unutmamalarını temenni ediyorum.
zemcizubeyr@yahoo.com
