163 subaya tutuklama çıktı, 106’sı muvazzaf
Bakan Atalay, Balyoz’la ilgili bilgi verdi: 163 subaya tutuklama çıktı, 106’sı muvazzaf.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Balyoz davasında tutuklama kararı çıkan muvazzafların sayısını açıkladı. Bakan Atalay, önceki akşam Dolmabahçe’de yapılan sürpriz zirve için de, “Böyle durumlarda Genelkurmay Başkanı ile Milli Savunma Bakanı’nın Başbakan ile konuyu görüşmesinden daha tabii ne olabilir?” değerlendirmesinde bulundu.
ANKARA- Balyoz davasında 163 sanık hakkında tutuklama kararının çıkmasının ardından, önceki akşam Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner önce Harbiye Orduevi’ne gitmiş ardından da sürpriz bir şekilde Başbakan Erdoğan’ın Dolmabahçe’deki ofisine geçmişti. Başbakan, Genelkurmay Başkanı ve Milli Savunma Bakanı burada yaklaşık 1 saatlik bir görüşme yapmış, ancak zirvenin içeriği hakkında bir açıklama gelmemişti. Dolmabahçe’deki görüşmeye ilişkin ilk açıklama dün bir TV programına konuşan İçişleri Bakanı Beşir Atalay’dan geldi. Atalay hem tutuklama kararlarını hem de görüşmeyi şöyle değerlendirdi:
NORMAL KARŞILANMALI: Bu görüşmeye ben katılmadım. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül görüşmede bulundu. Ben, Başbakan ve Gönül’le telefonla görüştüm. Bu tür görüşmelerin normal karşılanması gerekir. 163 subayın tutuklanması söz konusu, bunların 106’sı muvazzaf subay. Böyle durumlarda Genelkurmay Başkanı ile Milli Savunma Bakanı’nın Başbakan ile konuyu görüşmesinden daha tabii ne olabilir?
ORTADA AİLELER VAR: Ortada bir durum var, aileler var, onlarla Genelkurmay Başkanı’nın görüşmesi var. Bazı duyguları düşünceleri paylaşmaları var. Bunların böyle bir toplantıda paylaşılması da normal. Devlet yönetiyoruz, ciddi bir iş yapıyoruz. Başbakan’ın konumu bütün bunların üzerinde. Bütün bu gelişmelerden bilgisi olması, yapılacakları öğrenmesi, gerekirse talimat vermesi zaten onun görevinin içinde.
RUTİN GÖRÜŞME Mİ?: Böyle durumlarda görüşmenin konusu başka konular da olabilir ama bu konunun orada ağırlıklı olabileceğini herkes tahmin eder.
YARGIYA MÜDAHALE SONUCU DOĞURUR MU?: Görüşme bu manada değerlendirilmemeli. Devam eden bir yargı süreci var ancak idareye de düşen görevler var. İdareye düşen görevlerin usulüne uygun, makul ve insani hassasiyetleri gözeterek yerine getirilmesi önemlidir.